Mesajı Okuyun
Old 10-10-2011, 18:19   #171
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
Sayın 06Cumhur,

Hepimize kolay gelsin...


Adalet Komisyonu Raporundan:

" ...belirsiz alacak veya tespit davası açıldıktan sonra, yargılamanın ilerleyen aşamalarında, karşı tarafın verdiği bilgiler ve sunduğu delillerle ya da delillerin incelenmesi ve tahkikat işlemleri sonucu (örneğin, bilirkişi ya da keşif incelemesi sonrası), baştan belirsiz olan alacak belirli hâle gelmişse, davacının, iddianın genişletilmesi yasağına tâbi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilmesi benimsenmiştir. Davacı, sınırlama ve yasağa tâbi olmadan, sadece talepte bulunmak suretiyle yeni miktar üzerinden yargılamaya devam edilmesini isteyebilecektir. Şüphesiz, alacağın belirli hâle gelmesini müteakip ortaya çıkan yeni talep eksik belirtilmişse, bundan sonra yeni bir artırma isteği iddianın genişletilmesi yasağıyla karşılaşacaktır. Çünkü, bu hâlde belirsizlik değil, davacının kendi ihmalinden kaynaklanan bir durum söz konusudur."

Saygılarımla

Değerli meslektaşlarım,
Yakın zamana kadar, tenkis, muvazaa, mirasta iade, müdahalenin men'i ve diğer bazı davalar harca esas sembolik bedellerle açılyordu ve bilirkişi raporu geldikten sonra da, eğer davalı yan, harca itiraz etmemişse, bazen karar veriliyordu. Son zamanlarda, Yüksek Yargıtay, harcın tamamlattırılması üzerinde ısrarla durdu ve harç tamamlattırılıyor. Bu komisyon raporunu esas alarak, davayı belirsiz olarak açsak ve rapordaki prosedüre göre sonraki işlemleri tamamlasak dava ekonomisine daha uygun olmaz mı ? Öte yandan belli davalardaki, karşı tarafın ilk celsedeki harca itirazından dolayı ve gerekirse harç tutarını tespit için mahkemece yapılması gereken işlemler de yapılmamış olur. Saygılarımla...