[FONT='Tahoma','sans-serif']a)[/font][FONT='Tahoma','sans-serif']6762 sayılı Kanunun 3. maddesinde, “Bu Kanunda tanzim olunan hususlarla bir ticarethane veya fabrika yahut ticari şekilde işletilen diğer bir müesseseyi ilgilendiren bütün muamele, fiil ve işler ticari iş” ; 11. maddesinde, “Ticarethane veya fabrika yahut ticari şekilde işletilen diğer müesseseler, ticari işletme” olarak sayılmıştır.[/font][FONT='Tahoma','sans-serif'][/font]
[FONT='Tahoma','sans-serif']b)6762 sayılı 21. maddesine göre, “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıl;… taraflardan yalnız biri için ticari iş mahiyetinde olan mukaveleler, kanunda aksine hüküm olmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılacağı” ticaret karinesi olarak kabul edilmiştir. [/font]
[FONT='Tahoma','sans-serif']c)Yine 18. maddede “Ticaret şirketleri” tacir olarak sayılmışlardır. Aynı Kanunun 136. maddesinde “Ticaret şirketleri; kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketlerinden ibaret” olduğu belirtilmiştir.[/font]
[FONT='Tahoma','sans-serif']d)Ancak 17. maddede “Esnaf” başlığı altında “İster gezici olsunlar, ister bir dükkanda veya bir sokağın muayyen yerlerinde sabit bulunsunlar, iktisadi faaliyeti nakdi sermayesinden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı ancak geçimini sağlamaya yetecek derecede az olan sanat ve ticaret sahipleri tacir olamadıkları belirtilmiştir”. [/font]
[FONT='Tahoma','sans-serif']Sonuç, kredi kullanan tacir olmasa bile kredi kooperafinin tacir olduğunun kabulü ile (şayet aksi yönde bir hüküm yok ise), kredi sözleşmesinin ticari iş olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatindeyim.[/font]