Mesajı Okuyun
Old 28-03-2010, 00:15   #4
Avukat Ali TÜRKER

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım, hangi kurumdan olmuş is efark etmez emekli maaşları, 5510 sayılı yasa yürürlüğe girdikten sonra, yasanın 93. maddesi ile çok net bir biçimde emekli maaşlarının haczedilemeyeceği kuralını getirdi. Buna ilişkin bir dolu mahkeme kararı var. Yüksek mahkeme de aynı şekilde bu yolda verilen hükümleri onamaktadır.
Buyrun bir karar:

[quote]
YARGITAY 12.HUKUK DAİRESİ
Tarih: 25.9.2008 Esas: 2008/12264 Karar: 2008/16275

Haczedilmezlik İddiası Sadece Borçluya Tanınmış Bir Hak Olup İcra Müdürünün Haciz İsteminin Yerine Getirilmesi Konusunda Takdir Yetkisi Yoktur


Özet:İcra müdürlüğüne, haciz uygulaması konusunda takdir yetkisi verilmemiştir. Haczedilmezlik iddiası sadece borçluya tanınmış bir haktır. Borçlu, haczi caiz olmayan malın haczine, haciz sırasında muvafakat verebileceği gibi, şikayet yoluna gitmeyerek zımnen de rıza gösterebilir. 506 SK uyarınca, emekli maaşlarının haczi mümkün değil ise de bu husus borçluya süresiz şikayet hakkı vereceğinden, icra müdürlüğünün alacaklının haciz talebinin reddine ilişkin kararının iptali gerekir.

- 506 sayılı SOSYAL SİGORTALAR KANUNU m.121
- 2004 sayılı İCRA İFLAS KANUNU m.79,83
Alıntı:

5510 sayılı yasanın 93. maddesi:
DEVİR, TEMLİK, HACİZ VE KURUM ALACAKLARINDA ZAMANAŞIMI
Madde 93- (Değişik fıkra: 17/04/2008-5754 S.K./56. mad) Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez. (Ek ibare: 18/02/2009-5838 S.K./32.mad) Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.
......................


Saygıdeğer meslektaşım, haklı olarak 5510 sayılı yasanın 88. maddesine atıf yapmış.

Alıntı:
5510 Sayılı yasanın 88. maddesi:
PRİMLERİN ÖDENMESİ
Madde 88 - (Değişik madde: 17/04/2008-5754 S.K./52. mad)
4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalıları çalıştıran işveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu Kanun gereğince hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını ücretlerinden keserek ve kendisine ait prim tutarlarını da bu tutara ekleyerek en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma öder.
......
Kurum, prim ve her türlü alacaklarını, işverenlere olan borçlarından mahsup etmek suretiyle tahsil etmeye yetkilidir.
......
Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır. Kurum, 6183 sayılı Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı ile diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır.
..............
Kurumun 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen prim ve diğer alacakları amme alacağı niteliğinde olup, imtiyazlı alacaktır. .......
............
Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
................



Değerli meslektaşlarım, mesleyi şimdi kısaca ele alacak olur isek:
Şirketin kuruma borcu var.
Bu borcun nedeni soruda yazılmamıştır.
Bu borç primden doğuyor ise ortaklar da müteselsilen sorumlu.
Prim borcu sorumlulukları 88. maddeye dayanmaktadır. Ortakların kişisel malları da kurumun prim alacağında sorumluluk alanındadır.
Kurumun prim alacağı, imtiyazlıdır ve 6183 sayılı yasanın gücünden yararlanmaktadır.
Ne var ki:
5510 sayılı yasanın 93. maddesi hükmü karşısında emekli maaşının haczi (istisnaları 88. madde ve borçlunun muvafakatıdır) mümkün değildir.
Kurum, prim alacağını tüm ortaklardan ve ortaklıktan tahsile yetkili iken prim almak için ortağın yasal güvence altında olan ve insan gibi yaşamasına yetecek derecede bizzat kurum tarafından sağlanılan emekli maaşının haczedilebileceğini düşünmek, yasanın amacına aykırı olacağı gibi açıkça yasa ile de çelişen bir uygulama olacaktır. Ancak Saim beyin de dediği gibi borç prim alacağından doğuyor ise, bu durumda 88. maddeye göre kurumun emekli maaşı ve ödeneklerden haciz yapma yetkisnin olduğu da ortada olacaktır.
Ancak ben yine de bunun sosyal güvenlik mevzuatının temel mantığı ile çeliştiğini düşünüyorum. Siz insanlara asgari geçim imkanı sağlamak için emekli maaşı verecek ve bunun haczini yasaklayacaksınız ardından da bir şirketin borcu nedeniyle işveren olarak prim borcunu kişsel mallarınızla sorumlu olduğunuz gibi sosyal güvenceniz olan emekli ödeneğinizden de kesilebilecek bir durumda bulunacaksınız. Bence bu ddurum sosyal devlet ilkesine aykırıdır. Taktir değerli meslektaşlarımızın...