Mesajı Okuyun
Old 18-02-2013, 01:25   #2
oguzhand0

 
Varsayılan

7201 sayılı Kanun, Madde 10/3

"Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir."

T.C. YARGITAY
19.Hukuk Dairesi

Esas: 1997/2424
Karar: 1997/4677
Karar Tarihi: 08.05.1997

ÖZET: Ödeme emrinin Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine göre borçlunun kabulü halinde icra dairesinde de tebliği mümkündür. Kural olarak ödeme emri tebliğ edilmeden ve ödeme emrindeki süreler dolmadan haciz yapılması mümkün değildir. Ödeme emri tebliğ edilmedikçe haricen öğrenme ile takip kesinleşmeyeceğinden, borçlunun takibe muttali olduğuna ilişkin beyanı yeterli değildir.


(1086 S. K. m. 103) (2004 S. K. m. 138, 268) (7201 S. K. m. 10)

Dava: Taraflar arasındaki şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacılar vekili, borçluya ait mahcuzların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin davalı alacaklıya ayrıldığını, bu paylaştırmanın hatalı olduğunu, davalının alacaklı olduğu dosyadan borçluya ödeme emri tebliğ edilmediğini, bu nedenle takibin kesinleşmediğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, müvekkilinin ihtiyati haciz tarihi ve kesin hacze dönüşme tarihlerinin davacıların ihtiyati haciz tarihi ve kesin hacze dönüşme tarihlerinden önce olduğunu, bu nedenle satış bedelinin müvekkiline ayrılmasının doğru olduğunu belirterek şikayetin reddini istemiştir.

Mercii hakimliğince iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davalının alacaklı olduğu takip dosyasından borçluya ödeme emri tebliğ edilmediği, icra tutanağındaki borçlu beyanının ödeme emri tebliği olarak kabul edilemeyeceği, davalının ihtiyati haczi kesin hacze dönüşmediğinden, sıra cetvelinin davacının alacaklı olduğu dosyadan düzenlenmesi gerektiğinden söz edilerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

Davalı alacaklı tarafından satışa konu mahcuzlar 19.6.1996 tarihinde ihtiyaten haczedilmiş ve aynı gün kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe geçilmiştir. Borçlu, 24.6.1997 tarihinde icra dairesine gelerek takibi öğrendiğini, borcu kabul ettiğini belirterek gerekli tebligatların gösterdiği adreslere çıkarılmasını bildirmiştir. İİK'nin 60. maddesi uyarınca alacaklının takip talebi üzerine icra dairesince düzenlenecek ödeme emrinin borçluya aynı kanunun 61. maddesindeki esaslar doğrultusunda Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebliği gerekir. Ödeme emrinin Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine göre borçlunun kabulü halinde icra dairesinde de tebliği mümkündür. Kural olarak ödeme emri tebliğ edilmeden ve ödeme emrindeki süreler dolmadan haciz yapılması mümkün değildir. Ödeme emri tebliğ edilmedikçe haricen öğrenme ile takip kesinleşmeyeceğinden, borçlunun takibe muttali olduğuna ilişkin beyanı yeterli değildir. Mercii hakimliğinin ödeme emri tebliğ edilmeden konulan haczin geçersiz olduğuna ilişkin gerekçesi bu nedenle isabetlidir. Ancak davalı alacaklı tarafından 19.6.1996 tarihinde uygulanan ihtiyati hacizden sonra davacı alacaklı tarafından aynı mallar 21.6.1997 tarihinde ihtiyaten haczedilmiş ve bu ihtiyati haciz 6.7.1996 tarihinde kesin hacze dönüşmüştür. Bu durumda İİK'nin 268. maddesi uyarınca satış bedelinin bu iki alacaklı arasında garameten paylaştırılması gereklidir. İhtiyati haczi kesin hacze dönüşmeyen davalı alacaklı için İİK'nin 138/son maddesi uyarınca pay ayrılmalı, ihtiyati haczin hükümsüz olması halinde sıra cetvelinde bu alacaklıya ayrılan pay haciz tarihlerine göre varsa diğer alacaklılara paylaştırılmalı, ihtiyatî haczin kesin hacze dönüşmesi halinde ise ayrılan pay bu alacaklıya ödenmelidir. Mercii hakimliğince şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi bu nedenle yerinde olduğundan davalının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 8.5.1997 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)