Mesajı Okuyun
Old 02-02-2010, 01:08   #2
avukat.derviş.yıldızoğlu

 
Varsayılan

Sayın Katılımcı; anladığım kadarıyla babanız 1988 tarihinde annenize karşı boşanma davası açmış ve karar verilmiş. Ancak o sırada barıştıkları için boşanma kararı tebliğe çıkmamış. Zaten mahkeme karar verdikten sonra taraflara tebliği için gerekli posta gideri yatırılmadıkça, Mahkeme bu kararı kendiliğinden tebliğe çıkarmaz. Sizin durumunuzda da aynen böyle olmuş.
Her ne kadar o zaman boşanma kararı verilmiş ise de, karar tebliğe çıkmadığı için boşanma kararı kesinleşmemiş ve dolayısıyla anne ve babanızın evliliği sona ermemiştir. Yani evli olduklarını sanarak diye birşey yok, çünkü zaten halen evliler.
Annenizin, babanızın sağlık sigortasınadn faydalanmasında da herhangi bir anormallik ve kanuna aykırı bir durum yoktur.
Yine; edinilmiş mallara katılma ve bu malların paylaşımı diye birşey söz konusu değildir.
Çünkü, yeni Medeni Kanun'un yürürlüğe girdiği 2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara edinme rejimi benimsenmiş, bu tarihten önce yapılan evlilikler yönünden mal ayrılığı rejimi geçerli olup, bu kişiler Noter'de edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olmadıkça, kendileri açısından evliliğin başlangıcından itibaren edinilmiş mallara katılma söz konusu olmayacaktır.Edinilmiş mallara katılma rejimi anne babanız bakımından 1 Ocak 2002 den itbaren geçerlidir.

Zaten anneniz bu kararı temyiz etmiş. Tabii o zamanki kararın şimdi uygulanma kabiliyeti var mıdır? O da ayrı bir tartışma konusudur. Boşanma kararının ayrıntısından bahsetmediğiniz için bu konuda yorum yapamıyorum.Kararın uygulanma kabiliyeti var mıdır derken, boşanma açısından söylemiyorum. Mesela o tarihte siizn velayetiniz anneye verilmiştir diyelim. Şimdi siz 18 yaşını geçtiğiniz için velayet altında değilsiniz. Dolayısıyla velayete yönrlik kararın uygulanma kabiliyeti yoktur. Yargıtay böyle bir durumla karşılaşırsa kararı bozabilir. Zaten anneniz avukat da tutmuş. Bundan sonrasının meslektaşımız halledecektir. Saygılarımla...