Mesajı Okuyun
Old 12-03-2012, 09:02   #4
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Değerli Meslektaşlarım,
bir müvekkil iş davaları için avukatına vekalet veriyor ücret sözleşmesi imzalıyor. Müvekkil hakkında aynı zamanda hazırlık soruşturması mevcut. Avukat görevi olmadığı halde vekaletini sunup hazırlık dosyasının suretini alıyor.Müvekkil avukatını mesleki hataları nedeni ile sonra azlediyor ve avukat ücret alacağı davası açıyor. Avukat ücret alacağı davasının duruşmasında, müvekkil hakkında düzenlenen iddianameyi dosyaya sunuyor ve bu husus zapta geçiyor, bu şahıs hakkında ceza yargılaması vardır diyor. Bunu iki ayrı duruşmada ve yazdığı dört ayrı dilekçede yapıyor. Müvekkil hakimden eski avukatının başka bir duruşmada da yine aynı şekilde bunun hakkında ceza davası vardır demesi üzerine zapta geçirilmesini talep ediyor ve hakim zapta geçirip avukatın imzasını alıyor.Müvekkil eski vekili hakkında suç duyurusunda bulunacak olursa bu TCK 258 sır saklama yükümlülüğünü ihlal midir yoksa hakaret midir? Ben TCK 44 gereği ve olayın özelliği gereği TCK 258 derim.Ya siz?Değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkürler.Hele bu konuda yargı kararı var ise çok iyi olur.
Sayın Kemal Çelik;

Her ne kadar müvekkili hakkında cumhuriyet savcılığınca başlatılan soruşturmanın, avukatın vekalet ücret alacağı ile doğrudan ilgisi olmadığı söylenebilecekse de, söz konusu soruşturmanın güveni sarsıcı bir eylem nedeniyle yapılıyor olmasını avukat, ücret alacağı davasında mahkeme nezdinde lehine bir durum oluşturmak amacıyla kullanmayı düşünmüş olabilir.

Ancak şu hususa da dikkat edilmelidir ki avukat, müvekkilinin başkalarınca öğrenilmesini arzu etmeyeceği durumunu alelade bir ortamda herhangi birileriyle paylaşmamış, devam eden davada aynı şekilde sır saklama yükümlülüğü olduğu konusunda tereddüt olmayacak hakim ve mahkeme görevlilerinin vakıf olabileceği bir ortamda sunmuştur.