Mesajı Okuyun
Old 25-11-2014, 02:00   #5
Av. D. Koca

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım, hakim sizin itirazlarınızı dinlemek zorunda, ancak bunun için yardımcı olacak yargıtay kararları ile delilleri de mahkemeye sunmalısınız. Hatta ilgli tebligat kanunu ve tüzüğünün çıktısını da mahkemeye sunabilirsiniz...

Olayınızda usulsüz tebligat var: Tebligat Kanunu'nundaki 24. maddeyi Tebligat Tüzüğü'ndeki 35. madde ile beraber değerlendirmek gerekir:


İmza edemiyecek durumda olmak:

Tebligat Tüzüğü Madde 35 –
Kendisine tebliğ yapılacak kimse, imza edecek kadar yazı bilmez veya körlük, hastalık yaralı olmak vesair sebeplerle imza edemiyecek durumda bulunursa, komşulardan bir kimse,okur yazar bir komşu bulunmaz veya bulunan komşu imzadan imtina ederse, tebliğ memurunun daveti üzerinegelecek olan o mahalle veya köyün muhtar veya ihtiyar heyeti veyahut meclisi azasından biri yahutta bir zabıta memuru huzurunda aşağıdaki fıkra hükümleri dairesinde tebligat yapılır.

Bu halde kendisine tebliğ yapılan kimsenin sol elinin baş parmağı, sol elinin baş parmağı bulunmayan kimsenin, aynı elin diğer bir parmağı ve sol eli yoksa sağ elinin baş parmağı ve buda mevcut değilse diğer parmaklarından biri bastırılır.

Tebliğ yapılacak kimsenin iki eli de yoksa tebliğ evrakı kendisine verilir.

Tebliğ mazbatasında hangi elin hangi parmağının bastırıldığı ve sebebi, tebliğ yapılacak kimsenin iki eli de yoksa evrakın kendisine verildiği ve huzurunda tebligat yapılan şahsın hüviyeti yazılarak, hazır bulunan şahsa da imza ettirilir.

http://mevzuat.meb.gov.tr/html/10303_0.html

*

"...Tebligat,bilgilendirme yanında,belgelendirme özelliği ile bulunan bir usul işlemidir.

Bu nedenle tebligat ile ilgili 7201 sayılı tebligat kanunu ve tebligat tüzüğü hükümleri tamamen şeklidir.


Kanun ve tüzüğün amacı,tebliğin muhatabına ulaşması,konusu ile ilgili olarak kişilerin bilgilendirilmesi ve bu hususun belgeye bağlanmasıdır, hal böyle olunca kanun ve tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntısına kadar uygulanması zorunludur.

(1.HD 15.09.1998 T. E.1998/6407 K.1998/9124 )”

(YARGI KARARLARI IŞIĞINDA TEBLİGAT UYGULAMALARI

Av.M.Lamih ÇELİK
Şanlıurfa Belediyesi Hukuk İşleri Müdür V.
http://www.turkhukuksitesi.com/makale_375.htm


Olayınızda posta görevlisi Tebligat Kanunu madde 24 ve Tebligat Tüzüğü 35'e uygun şekilde tebligat yapmamıştır. Bu nedenle tebligat işlemi geçersizdir.


USULÜNE AYKIRI TEBLİĞİN HÜKMÜ:
MADDE 32.
Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır.

Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.


Usulüne aykırı tebliğin hükmü:

Madde 51 –
Tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteberdir. Aksi takdirde tebligat yapılmamış addedilir. Muhatap, her ne suretle olursa olsun tebliğ evrakını veya davetiyeyi alır veyahut bunların münderecatını öğrenirse tebliğe muttali olmuş sayılır.

Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.


Muhatabın tebliğe muttali olduğunun ve bunun tarihinin iddia ve ispatına cevaz yoktur.


*
T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

Esas: 1993/2-757
Karar: 1993/71
Karar Tarihi: 24.02.1993

ÖZET: Medeni Kanununun 483 maddesi okuma yazma bilmeyenlerin şahit sıfatıyla vasiyetnameye katılamıyacakları hükmünü koymuştur. İptali istenen vasiyetnamedeki şahit Sadık Demir imzası ile onaylamıştır.

Böyle bir durumda şahidin okuma yazma bilmediğinin açık seçik, duraksamaya yer vermiyecek biçimde kanıtlanması gerekir.
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=19748

İşbu HGK kararını ve ilgili kanun ve tüzük maddeleri çıktıları ile okuma yazma bilmeyenlere yapılan usulsüz tebligat ile ilgili yargıtay kararlarını mahkemeye delil olarak sunarsınız, duruşmada da, tebligatın usulsüz olduğunu, HGK kararı ışığında müvekkiliniz eşinin okuma yazma bilip bilmediğinin araştırılması gerektiğini beyan edersiniz...

Mahkeme bu araştırmayı ne şekilde yapıyor, tecrübem yok ancak okuma yazma bilmediğinin ispatı için, başka parmak bastığı belgeleri mahkemeye sunmanız işinizi kolaylaştırabilir; Hastane kaydı, taksitle ürün aldı ise sözleşme örneği, sigorta belgeleri, evin faturaları üzerine ise onların sözleşme kayıtları, cep telefonu faturalı ise sözleşmesi, tapu kaydı,resmi dairelerde yapmış olabileceği başka işlemlerle ilgili kayıtlar ...vs


Sizde olmayan kayıtların mahkemece celp edilmesini de isteyebilirsiniz, örneğin kimliğini yenilediğinde, yeni kimliğini alırken verdiği dilekçeye ve alırken aldığına dair imza yerine parmak basmış olmalı, kimliğinde yenileme tarihi yazar. İlgili Nüfus Dairesi'nden kimlik yenileme ile ilgili belgelerini isteyebilirsiniz...

Evde yokken gelen başka bir tebligatı, muhtarlıktan aldıysa ordaki imza kaydı...

Yakın zamanda seçim oldu, oy kullandıktan sonra imza yerine parmak basmış olmalı o kayıtlar duruyorsa isteyebilirsiniz..


Takip Hukuku'nda istisnalar hariç tanık delili kabul edilmediğinden, davanızda tanığa başvurabileceğinizi sanmıyorum, ama yine de araştırabilirsiniz...