Mesajı Okuyun
Old 07-12-2013, 02:55   #4
ssi

 
Varsayılan

Muris muvazaası niteliği itibarı ile nispi muvazaa türüne girmekte olup, bu muvazaa türünde taraflar gerçek iradelerine uygun olarak yaptıkları sözleşmeyi iradelerie uymayan görünüşteki bir sözleşme ile gizlemektedirler.

Somut olayda, vekaletin kötüye kullanımı hususunun zamanaşımı vs. nedenlerle iddia edilememesi karşısında, vekilin ilk satış işleminin murisin iradesini yansıttığı düşünülürse, bu takdirde muvazaanın mirasbırakan ile kendisine satış yapılan damadın ablası arasında gerçekleştiği söylenebilir. Zira bu noktada mirasbırakanın mirasçılarını miras hakkından yoksun bırakmak için gerçekte bağışlamak istediği taşınmazı, tapu sicil memuru önünde satış göstermesi durumunun mevcut olduğu iddia ve muvazaa ispat yolları ile ispat edilebilir. Bu takdirde hem damadın hem de ablasının hasım gösterilerek, muris muvazaası sebebi ile tapu iptal ve tescil, tescilin mümkün olmaması sonucunu bedelinin tahsili davası açılabileceğini düşünüyorum.

Damadın ablası muvazaalı işlemle lehine bağışlama yapılan, damat ise vekil sıfatı ile değil, taşınmazı kötüniyetle iktisap eden 3. şahıs sıfatı ile davalı olarak gösterilebilir.