Mesajı Okuyun
Old 10-08-2007, 14:32   #5
erdal7

 
Varsayılan

Sayın arkadaşlar,

İİK 116 maddedenin son fıkrasında (ve o halle sınırlı olmak üzere ) satış talebi düşer deniliyor. Hacizlerin akibeti hususunda bir yorum getirmiyor.

Sayın Spartacusa katılamıyorum, Alacaklı tarafından satışın talep edildiği ve bu talebin haczin düşmesine çok az süre kalmış olduğu durumlarda veya erken talep açmış olmakla şu veya bu sebeple satış işlemlerinin şikayet vb nedenlerle çok uzun zaman aldığı hallerde arttırmaya çıkartılan mal satılamaz ise satış talebinin hiç yapılmamış gibi farzedersek geçen zaman dikkate alındığında alacaklının elinde olmayan nedenlerle hacizler de kendiliğinden düşer.
Örnek 01.01.2006 tarihinde fiilen haczedilen bir menkulün satış talebi 01.12.2006 tarihinde talep edilmiş olsun.
Menkulün niteliğine göre icra Müdürlüğü ilan yapılmasını öngörmüş olsun ve satış gününü de ilan sürelerine göre ve mevcut iş durumuna göre 01-02-2007 - 05-02-2007 ilk ve ikinci satış günlerini vermiş olsun . Bir an için bu satış İİK 116 maddedeki şartları karşılamadığından satılamamış olsun .
Eğer siz satış talebi hiç yapılmamış derseniz. Hacizler evleviyetle ve alacaklının iradesi dışında düşmüş olur ki böyle bir yorum kabul edilemez ve hak kayıplarına yol açar.Zira satış talebi icra iflas hukukunda alacaklının icra yı bir üst aşamaya çıkartabileceği son taleptir. Satıştan sonra alacaklının yapabileceği bir icra takip işlemi kalmamıştır.

İİKanunuda benzer imkansız durumlarda Yargıtay Alacaklıyı koruyan kararlar vermiştir. Örnek olarak ,
dayanak belgenin çek olduğu takiplerde 6 aylık zamanaşımı süresi vardır. Alacaklı tarfın satış talebinden sonra ihalenin feshi davası açıldığı hallerde ve Yargıtay aşaması nedeni ile 6 aylık sürelerin geçtiği veya aştığı hallerde ilgili takip zamanaşımından dolayı iptal edilmemektedir. Bu çozüm tarzı çok mantıklıdır. Zira Alacaklı tarafın satış talebinden ve satıştan sonra icra müdürlüğünde yapabileceği ve icrayı bir üst aşamaya çıkartabileceği bir icra takip işlemi kalmamıştır. Hatta alacaklı istese bile mevcut dava dolayısı ile bir talep açamıyacaktır. Zamanaşımını kesebilecek bir hareket yapamıyacak olan ve bu halde fiili imkansızlığı bulunan alacaklıya da sen zamanaşımını kesecek bir işlem yapmadın ve dayanak belge zamanaşımına uğradı demek hukuki değildir.

Belirtilen nedenle ilk cevabımdaki görüşlerimi tekrar ediyorum.
Saygılarımı sunarım. Av.Erdal Dülgar