Mesajı Okuyun
Old 15-11-2011, 10:13   #1
Av. Mehmet Aslan

 
Soru Hamile Kadının Boşanma Talebi, Davacı/Davalı Olma Sorunu

Değerli Meslektaşlar;

Konuyla ilgili tecrübesizliğimi mazur görünüz. Sorum boşanma davasında davalı ya da davacı olmanın mevcut duruma etkisi ve hamileliği esnasında kocanın eşinden boşanmak istemesine rağmen davayı bir türlü açmaması üzerinedir.

Olayı özetlemek gerekirse: Müvekkilemiz Ankara'da çalışan ve ikamet eden bir kamu görevlisi. Eşi de işi gereği sık sık seyahat halinde. Koca bir süredir işinden ve hayatından memnuniyetsiz. Fakat bunun özel yaşamıyla, aile hayatıyla bir ilgisi olmadığını söylemekte; durumun tamamen iş hayatından memnuniyetsizliğiyle bağdaştırmakta. Hatta bu süre içerisinde karısıyla çocuk yapmaya karar veriyorlar. Eşinin hamileliğinin takriben üçüncü ayında eşini artık sevmediğini, evliliği devam ettirmek istemediğini belirtiyor. Müvekkilemiz ise zaten bu şartlarda evliliği sürdürmenin bir anlamı olmadığı düşüncesiyle boşanmak istiyor.

Kafamı karıştıran sorular şunlar:

1- Müvekkilemiz hamileliğinin altıncı ayında ve hâlâ kocasının kendisine boşanma davasını açmasını bekliyor. Kocası da muhtemelen boşanma davası açmayıp, eşinin doğum yapmasını bekleyip, sonrasında eşinin dava açmasını bekleyip, aslında boşanmak istediğini fakat karısının kendisinden boşanmak istediğini ileri sürebilir diye düşünüyorum. Sizce kocanın dava açması daha fazla beklenmeden boşanma davası açılmalı, hamilelik sırasında terk ile beraber maddi/manevi tazminat talebi daha sağlam bir şekilde ileri sürülmeli mi?

2- Şayet doğum sonrası boşanma davası açılırsa, hamilelik esnasında terk gibi önemli bir hususu ispat etmek, maddî/manevî tazminat, vs. talepleri elde etmek daha mı zor olur?

3- Ve son olarak davalı ya da davacı olmak bir şeyi değiştirir mi? Ben yaygın olan bu kanaatin aksi yönde düşünüyorum. Ama deneyimli meslek büyükleri bu konuda ne diyorlar?

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.