Mesajı Okuyun
Old 03-07-2014, 16:13   #2
Aybüke Kağan

 
Mutlu

Alıntı:
Yazan ahmet kasım özer
sevgili meslektaşlarım
borçlu imzayı inkar etmiş. tarafımızdan süresinde icra hukuk mahkemesine itirazın kaldırılmasını talep ettik,mahkeme imzanı borçluya ait olduğun tespit ederek itirazı kaldırdı ,karar borçlu tarafından temyiz edildi ancak Yargıtay imza inkarı aynı zamanda borç itiriıdır diyerek belgenin iiy 68 deki belgelerden olmadığı ve dolayısı ile bu davaya icra hukuk mahkemesin bakamayacağı ve usulden reddetmesi gerektiği alacaklını genel mahkemelerde itirazın kaldırılması davası aması gerektiği şeklinde bozmuştur. ve mahkemede bunun üzerine usulden davayı reddetmiştir, ancak bu sürede 1 yıllık itirazın iptali davası açılması içen gerekli hak düşürücü süre geçmiştir.
şimdi icra hukuk mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası 1 yıllık hak düşürücü süreyi keser mi?
keser ise itirazın iptali davası açma süremiz icra hukuk mahkemesini tefhimle verdiği karardan itibaren kaç gün içerisinde son bulur
yine icra iflas kanuna göre acılan borçtan kurtulma davasında hükmedilen vekalet ücretleri karar kesinleşmeden icraya konulabilir mi?
itirazın kaldırılması davasında hükmedilen vekalet ücretleri karar kesinleşmeden icraya konu edilebilir mi?
Şimdiden vereceğini cevaplar için teşekkür ederim,saygılarım ile.

Merhaba, icra iflas kanunundaki süre hak düşürücü süredir. Hak düşürücü sürelerin durma ya da kesilmesi söz konusu değildir. Bu durumda yasal bir yıllık süreniz geçmiş ise alacak davası açarak genel hükümlere göre alacağınızı kanıtlamanız gerekecektir. İtirazın kaldırılması davasında hükmedilen vekalet ücreti kesinleşmeden icraya konulabilir.Borçtan kurtulma davası ise tespit davası niteliğinde olup kesinleşmeden icraya konulamayacağını düşünüyorum. Bu arada tam da bahsettiğiniz şekilde Yargıtay Kararına ihtiyacım var. Paylaşırsanız sevinirim