Alıntı: Yazan justitie 2008 yılında İstanbul, Ankara ve İzmir'de bulunan hukuk fakültesi kontenjanlarının ikiye katına çıkarılması, çok sayıda yeni üniversitenin açıldığı 2009 yılında ise genel olarak hukuk fakültelerinin kontenjanlarının devlet üniversitelerinde yüzde 44, vakıf üniversitelerinde yüzde 19 oranında artması ya da hukuk fakültesi ders programlarında yapılan niteliksizleştirme, sürekli haberlerde gördüğümüz adaletsiz ve hukukun yok sayıldığı uygulamalardan ayrı düşünülemez. Hem bir ülkede "adalet"ten söz edilemeyecek duruma gelinsin hem de aynı ülkenin en çok mezun veren fakültesi hukuk olsun...bu çelişkinin altında yatanları, bu tablonun bizi nereye götürebileceğini araştırmak gerekir. Bu yüzden Genç Meclis Adalet Temsilciliği olarak belirli zaman dilimi içindeki devlet ve özel üniversitelerin yıllara göre hukuk fakültesi kontenjanlarının ve ders programlarının istatistiksel çalışmasını yaparak, bu tablodan yaptığımız çıkarımlarla günümüzün analizini yapacağımız bir çalışmayı başlattığımızı bildiriyor ve katılımlarınızın bizi güçlendireceğini umuyoruz. Hukuk Fakültesi Eğitimi ve Kontenjanları 1) 1978 - 2009 yılları arasındaki devlet ve özel üniversitelerin hukuk fakültesi kontenjanlarının araştırılması ve nitelikli bir tablo oluşturulması (Devlet Üniversitesi olarak kontenjan sayısıyla belirginleşen; İstanbul, Marmara, Ankara, İzmir Dokuz Eylül, Konya Selçuk üniversiteleri öncelikli olarak düşünülmüştür.) 2) 1978 - 2009 yılları arasındaki devlet ve özel üniversitelerin hukuk fakültesi ders programlarındaki değişikliklerin araştırılması ve nitelikli bir tablo oluşturulması 3) İlk iki madde gerçekleştikten sonra bu veriler ışığında devlet ve özel üniversitelerdeki akademisyenlerle görüşme 4) İlk iki madde gerçekleştikten sonra, sonuç faslı olarak elimizdeki mevcut tablo ile hukuk fakültesi mezunlarının üniversite sonrasındaki durumları arasında bağlantının kurulması

Daha derinlemesine bir analiz için daha önce önerildiği gibi fiziki koşullar da eklenebileceği gibi,
--Öğretim elemanı sayısı , öğrenci/öğretim elemanı oranları
--Öğretim elemanı kalitesi (bilimsel yayın sayıları-)
--İstihdam yapısı (Mezun izleme araştırmalarına ilişkin veriler)
--Bilim adamı yetiştirme programında hukuk alanına ayrılan kontenjanlar
--Lisansüstü öğrenci sayıları
vs. de eklenebilir. Daha bütün bir profil ortaya konulabilir. Bu tip verileri edindikten sonra akademisyenlerle yapılacak görüşmeler ile alınan görüşleri de nitel veri çözümleme yöntemleri ile çözümlediğinizde eminim çok daha sağlam ve bilimsel geçerliği olan verilere ulaşmış olursunuz.

Gerçekten umut veriyorsunuz.Teşekkürler...