|
|
|
|
|
|
Değerli meslektaşlar,Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan bir davanın ilk duruşmasında davalılardan biri tarafından ileri sürlüen iş bölümü itirazı üzerine dosyanın talep halinde Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olup,bu gönderme kararı davacı vekili olarak tarafımızın ve iş bölümü itirazında bulunan davalı vekilinin yüzüne tefhim edilmiş,iş bölümü itirazında bulunmayan ve ilk duruşmaya da katılmayan diğer davalının gıyabında verilmiştir.
HUMK 193 te iş bölümü itirazı üzrine verilen gönderme kararlarına karşı açık bir hüküm bulunmamakla birlikte yetkisizlik ve görevsizlik kararlarında kararın kesinleşmesinden sonra 10 gün içerisinde tahrik dilekçesi verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.İş bölümü itirazı üzerine verilen kararın kesin olduğu ve temyizi kabil olmadığı tartışmasız olmakla birlikte 1976 tarihli 5/5 sayılı İBK gereğince iş bölümü itirazının kabulü halinde tahrik dilekçesinin tefhim tarihinden itibaren 10 gün içerisinde verilmesi aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hükmüne yer verilmiştir.
Ancak buna rağmen mahkemece verilen gerekçeli kararda aynen "dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile talep halinde Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir." şeklindedir.
soru 1: Gönderme kararı verildiği anda kesin olduğuna göre temyiz yolunun açık tutulması ne anlama gelmektedir.
Soru 2: Gönderme kararı davalılardan birinin gıyabında verildiğine göre,tahrik dilekçesi verme süresi İBK kararının aksine ,tefhim tarihinden itiaberen değilde ,gerekçeli kararın taraflara tebliği ve kararın kesinleşmesinden sonra başlamayacakmıdır.?
Cevap verecek ve konu ile ilgili yargıtay kararı ekleyebilecek tüm meslektaşlara şimdiden teşekkürlerimi sunarım.
|
|
 |
|
 |
|
Aşağıdaki linkte benzer konuyu tartışmışız. Özellikle Sayın Kocabaş'ın sunduğu karar olayınıza uymaktadır.
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=28003