Sevgili meslektaşlarım,
İki davalısı (A ve B) olan bir tazminat davasında davanın kabulüne ve davalıların müştereken ve müteselsilen tazminat ödemeye mahkum edildiği bir mahkeme kararı var.
Bu dava davalılardan Her ikisi tarafından da temyiz edilmiştir. Temyiz üzerine Yargıtay davalılardan sadece A yönünden inceleme yapmış, " şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin davalı A'nın kusursuz olması sebebiyle kararın bozulmasına" hükmetmiştir.
Bunun üzerine davalı B kararı ben de temyiz etmiştim ama benim temyiz taleplerim hakkında inceleme yapılıp herhangi bir karar verilmemiştir gerekçesiyle bozma kararı için karar düzeltme yoluna gitmiştir. Ancak Yüksek Mahkeme karar düzeltme talebini reddetmiştir.
Bunun üzerine önüne gelen dosyada Yerel Mahkeme hiçbir ayrıntı belirtmeden "Yargıtayın bozma ilamı doğrultusunda dosyadaki bilgi ve belgeler yeniden değerlendirildiğinde araştırılacak başka hususun kalmadığı, bozma ilamı doğrultusunda karar vermek gerektiği sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini" ifade etmiş ve bu sefer davayı reddetmiştir.
Şimdi sorum şu olacak:
1. B açısından karar kesinleşmiş olmaz mı? Yani Davanın kabulüne dair ilk kararda sorumlu görünen B ile ilgili kabul kararı;Yargıtay aşamaları neticesinde kesinleşmiş olmamakta mıdır? Yoksa Yargıtayın bozma ilamında dediği şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin ifadesi davalılardan B hakkında da kararın kesinleşmiş olmasını engeller mi?
Yerel Mahkemenin; Bozma ilamı doğrultusunda karar verilmesine demesi, bozma ilamında ise sadece davalılardan A' hakkında karar verilmiş olması dikkate alındığında bu B hakkındaki kabul kararının kesinleşmiş olacağına dair bir karine olabilir mi? Saygılarımla.