Mesajı Okuyun
Old 14-01-2011, 10:46   #12
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avukat Tekin
Tehir-i icradaki prosedurun (sure almak, teminat yatirmak gibi) uygulanmasi yanlistir. Bu anlamda icra mahkemesi sure vermemeliydi. Eger teknik olarak tehir-i icra olmasi istense bu durum yasada acikca belirtilirdi.
Tehir-i icra için süre istenmesi İİK hükümleriyle düzenlenmiş. Adli yargı kararlarının icrası ile idari yargı kararlarının icrası arasında fark olmamalı. Bir borçluya Yargıtay'dan tehir-i icra kararı getirmesi için süre tanınırken diğer borçluya da Danıştay'dan yürütmenin durdurulması kararı getirmesi için süre tanınmalıdır. Aksi düşünülürse Danıştay'dan yürütmenin durdurulması kararı istemek anlamsız olur.

İlgili madde aşağıda sunulmuştur:
İYUK
TEMYİZ VEYA İTİRAZ İSTEMLERİNDE YÜRÜTMENİN DURDURULMASI
MADDE 52 - 1. Temyiz veya itiraz yoluna başvurulmuş olması, hakim, mahkeme veya Danıştay kararlarının yürütülmesini durdurmaz. Ancak, bu kararların teminat karşılığında yürütülmesinin durdurulmasına temyiz istemini incelemeye yetkili Danıştay dava dairesi, kurulu veya itirazı incelemeye yetkili bölge idare mahkemesince karar verilebilir. Davanın reddine ilişkin kararların temyizi halinde, dava konusu işlem hakkında yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi 27 nci maddede öngörülen koşulun varlığına bağlıdır.
2. İptal davalarında teminat istenmeyebilir.
3. İdareden ve adli yardımdan yararlananlardan teminat alınmaz.
4. Kararın bozulması, kararın yürütülmesini kendiliğinden durdurur.