Mesajı Okuyun
Old 15-03-2007, 15:12   #2
Av.Turhan Demiroğlu

 
Varsayılan

4342/
Mera, Yaylak ve Kışlakların Korunması
Madde 19 - ...Bu amaçla ilgili köy ve belediyelerde "Mera Yönetim Birlikleri" kurulur. Mera Yönetim Birliklerinin kuruluş ve çalışma esas ve usulleri yönetmelikle belirlenir....

T.C.YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
Esas No.2000/14-1622Karar No.2000/1707Tarihi22.11.2000
( ...Davacı köy vekili; nizalı yerin kadim otlakiye ve yaylakiyeleri olduğunu, davalı köyün bu yere hayvan sokmak suretiyle müdahalede bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesini istemektedir.

Mahkeme, 4342 sayılı Mera Kanununun 19/son maddesi gereğince yaylaya vaki elatmanın önlenmesi davalarının adli yargı yerinde dinlenemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar vermiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir.

Mera, yaylak ve kışlakların "mülkiyet" ve "yararlanma hakkına" ilişkin çekişmelere adli yargr organında bakılır. Mera, yaylak ve kışlakların korunmasında Muhtar ve Belediye Başkanlarının görev ve yükümlülüklerini düzenleyen Mera Kanununun 19/son maddesi mahkemenin anladığı gibi adli yargı yolunu kapatmış değildir. Bu itibarla işin esasına girilerek, taraf delilleri toplandıktan sonra varılacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme karan bozulmalıdır.

(Kuruluş kanununda tüzelkişilikten bahsedilmediği ve kanunla verilmeyen tüzel kişiliğin tüzük-yönetmelik vb. ile verilmesi de düşünülemeyeceğine göre, ait olduğu belediye ve köy tüzel kişiliğinden ayrı bir tüzel kişiliği bulunmamalıdır. Mülkiyet ihtilafı sözkonusu ise "hasım Hazine olacaktır" şeklinde kararlar mevcut.)
Saygılarımla...