Mesajı Okuyun
Old 01-06-2007, 11:18   #15
uye8490

 
Varsayılan

Bırakınız yapsınlar bırakınız etsinler anlayışı ile gelinen nokta ortadadır.

Küresel bir yozlaşmanın adım adım dayatıldığı bir dünyada,bu yozlaşmadan kendisine düşen payı hızla alma yolunda olan toplumumuza bakıp "biz neden böyle olduk "sorusunu kendimize sormadan önce, kanımca bir takım değerlerin fütursuzca içinin boşaltılmasına seyirci kalmamak için -öncelikle-dayatılan yozlaşmaya,yabancılaşmaya bir "dur" diyebilmemiz lazım.

Magazin programıdır olur böyle şeyler, demekle gelinen noktadan "insan" ve "yurttaş" olarak bize düşen sorumluluğu bertaraf edemeyiz.

Bir Avrupa ülkesinde -yanılmıyorsam Hollanda'da-şimdilerde yayınlanan veya yakında yayınlanacak olan bir yarışma programının konusunu duyunca boğazım düğümlendi ve korkunç dehşete kapıldım.Yarışma, bir kanserli hastanın öldükten sonra böbreğinin kime verileceği ile ilgili.Yarışmacıların hepsi bir umutla sağlıklarına kavuşmayı bekleyen böbrek hastaları.Böbreğin sahibi olan hasta birinciyi halkın seçmesini istemiş.Böylesi bir dramı canlı olarak yayınlayacaklar.Tek amaç ,daha fazla daha fazla daha fazla ,kazanmak...Buyrun!Buna da yarışma programıdır, olur böyle şeyler diyebilecek misiniz.
Böylesi bir yozluğu dayatmanın en etkili aracı olduğu için uzun bir zamandır-haber programları-dışında tv.seyretmiyorum.Ama sözü edilen programa bir ara rastladım ve açıkçası sarsıldım.Bu kadar ucuz olmamalı diyorum.Bazı barolarda vefat eden avukatın tabutuna cübbesini örtme yolundaki teamül geldikçe aklıma,böylesi programlarda haraç mezat sergilenen görüntüleri hazmedebilme gücüm azalıyor...