Mesajı Okuyun
Old 14-07-2007, 13:09   #25
SPARTACUS

 
Varsayılan

Biraz felsefi bir giriş olacak ama cevabımız burada gizli ! İDEALİSİT felsefeyle alakalı burada ki idealist terimi teknik yani felsefi bir görüş olup İlkeleri hedefi olan manasında kullanmıyorum ! evet sayın hakimimiz doğumunda ölümüne kadar ailesinde,arkadaşlarında,iş hayatında gördükleri yaşadıkları gözlemledikleri duyu organlarıyla algıladığı onun değişmez doğruları olmuştur.
Bunun içindir ki hâkimlik mesleği hayatında avukatları mahkemede hep ayakta konuşurken görmüş ve doğrusu bu olmuştur. Oysa DİYALEKTİK düşünebilseydi avukatın ayakta ve oturarak konuşmasında ne gibi bir mahsur olduğunu muhakeme edecek sonuç itibariyle bunu bir önemi olmadığını fark edecekti. Yani tasavvufi anlamda SÜRETTEN GEÇİP ÖZE ULAŞACAKTI ! değişik bir söylemle TEFARRUATTA’a saplanmayacaktı.

Sayın hakime sormak gerek savcılar konuşurken ayağa kalkma zorunluluğu yokta neden biz avukatlara böyle bir şart koşuluyor. Eğer bunu kanuni dayanağı 5271Scmk 203 ise savcılara yapılan bu ayrıcalık ANYASANIN 10 md. aykırı değil mi ? Hadi buyurun ANAYASANIN 141 maddesi sizi bekliyor !

Ayrıca ayağa kalkmamak duruşma düzenini bozuyorsa( ki bu zorlama bir yorum bile değil bu açıkça haklılığını ispat için savsata yapmaktır) avukatın kravatsız olması,pantolonun ütüsüzlüğü ,diksiyonunu bozukluğu(kulağa rahatsızlık vererek duruşmanın devamını engellemesi) saçlarının taranmamış olması vb. vb. vb tüm bunlar da duruşma düzenini bozmaz mı? Hadi buyurun cenaze namazına!

Peki avukatın vekilliğine nasıl son veriyor anlamak mümkün değil.Borçlar Kanunu ve Avukatlık Kanunu bir anda rafa kalktı ! Hakimin hukuk yaratma yetkisi aklına gelecek ki bu durum ondan da öte TBMM yerine geçerek 550 milletvekilliği yaparak gayrimeşru ve gayrihukuki bir yasa maddesi yapmıştır.Hazır eli değmişken şu Cumhurbaşkanlığı sorununu da bir çözse ne iyi eder memlekete !

Avukatın ayağa kalkmak zorunluluğu olamadığını ve vekaletine bu şekilde son verilemeyeceğinin yasal dayanaktan yoksunluğunu delillendirmeye gerek yok. MEDENİ KANUN 6 md. Açık.

Bu yaşananlar gayet normal memleketimiz de ,yalnız hakimlerin değil savcıların ve de avukatların muhakemeden yoksunlukları ne hale getiriyor bizi. Açık kanun hükümleri varken halen Yargıtay kararı isteyen hukukçulara ne demeli.Evet bunlar gerçek ben Dünya yuvarlak diyorum hakimi, savcısı ,avukatı bana Yargıtay kararı getir diyor.Hukuk Yargıtay kararlarına endeksli olmuş. 2x2=4 olduğunu 1/2x8=4 olarak da anlatabiliriz .Şimdi sayın Av.Ömer KAVİLİ ’ nin başına gelenler normal mi değil mi ? Kendisine büyük geçmiş olsun diyorum ,
haksızlıklara karşı omuz omuza !