Mesajı Okuyun
Old 13-07-2007, 10:12   #12
v.o.

 
Varsayılan

yargılama sujelerinden duruşma sırasında kimlerin ayağı kalkıp kalkmayacakları 5275 sayılı c.m.k'da açıkça düzenlenmiştir. bu düzenlemelere göre duruşma esnasında herkesin ayakta durması gereken iki durum vardır. Bunlar; m55/2,232/1,231/4 de sayılan durumlardır. Bunlar;
1- yemin verdirilmesi halinde
2- Türk Milleti adına verilmiş olan hükmün dinlenilmesinde'dir bu haller dışında ayağı kalkma zorunluluğu yoktur. özellikle savunma görevi yapan ve yargının kurucu unsurlarından olan avukatların ayağı kalkıp kalmamaları kendi inisiyatiflerine bağlıdır. YARGI GÖREVLİSİ OLAN AVUKATLARIN mahkemelerde ayakta DURACAKLARINA(!) ilişkin bir düzenleme ne Avukatlık kanununda ne Türkiye Barolar birliği Avukatlık Kuralları Yönergesi'nde ne Meslek Kurallarında ne de diğer düzenlemelerde yoktur. Günümüzdeki HUKUK(?) devletlerin de de buna ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Ama her nedense, BAZI cumhuriyet savcıları ve hakimler duruşma esnasında SİGARA İÇEBİLMEKTE; TELEFONLA KONUŞABİLMEKTEdir.Ben bu hususta baroların yetersiz kaldığını düşünüyorum. Avukatlık sınavının kaldırılmasında bile düzgün bir tepki koyamamış bizler bu şekildeki tatsız olayların zeminini biraz da kendimizde aramalıyız. Bu konuda Şunu ifade etmeden geçemeyeceğim. Hakim MEHMET Beyefendi ( bakırköy iş mahkemesi hakimi)keşke her meslekdaşı Hakim Mehmet Bey gibi olsa. Ömer Beyefendiye geçmiş olsun dileklerimi sunarken bu hususta görsel bir şeyler yapılmasını temenni ediyorum. Bu ve benzeri hususlar baroların ve yargı ve kolluk makamlarının gündemine getirilmeli ve haklı tepki çeşitli şekillerde konulmalıdır. Ömer Beyefendi; bu konu ile ilgili göstereceğiniz her türlü haklı tepkinizde fiili ve duygusal olarak yanınızdayım .MAHKEME KADIYA(?) MÜLK DEĞİLDİR. Saygılarımla