Mesajı Okuyun
Old 21-01-2014, 15:43   #4
Av.mehmet.av

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan superavukat
İşe iade davası bir "tespit" başvurusu niteliğinde olup; işe iade ilamı, "feshin geçersizliğini" tespit etmektedir.

İşçinin ilam gereğince işverence işe başlatılması halinde, fesih hiç sonuçlarını doğurmamış kabul edilmektedir.

Şu durumda; fesih sebebiyle işçiye ödenen her türlü ödeme (tazminat, prim, ikramiye, ek ücret vs.) açısından işçi sebepsiz zenginleşmiş kabul edilmektedir.

İşverenin, şu halde işverenin işçi aleyhinde 7 örnek icra takibi yahut sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası açması mümkündür.

İşverenin talebi hukuka uygun olup;

mevcut durumda hem feshe dayalı tazminatlara el koyup, hem de feshi geçersiz kabul ederek işe iade talep eden işçinin kötü niyetli hareket ettiği genel ahlak kuralları gereğince sabittir.

*Boşta geçen süre ücreti, işçiye ödenen tazminattan mahsup edilebilir. Bunun için mahkeme kararı yahut işçinin onayına gerek yoktur.

Başarılar.
Sayın Süper Avukat;
İşçilerin tazminatlara el koymak gibi durumları olamaz. İŞveren işçilere tazminatlarını vermiştir. Dava aşamasında işverenin yaptığı işe geri çağırma ihtarının tek başına bir hükmü olmadığını düşünüyorum. İşçilerin çalışmadıkları 4 aylık maaşları ve diğer hakları konusunda da anlaşılmış olması gerekir. Eğer şartlarda anlaşırlar ise o zaman işçiye ödenen tazminat 4 aylık ücret ve diğer haklardan mahsup edilir ve işçi tarafından ödenecektir.
Ayrıca ispat yükü bir tarafa işverenin telefon ile söylediği sözlerden samimi olmadığı gayet ortadadır. Bu durumda işçinin genel ahlak kuralları çerçevesinde kötü niyetinden bahsetmek abesle iştigaldir.