Mesajı Okuyun
Old 10-02-2010, 17:08   #2
Akademiker

 
Varsayılan

Merhaba Sayın Meslektaşım;

uygulamada fazla karşılaşılmayan bir durum olan hisse devri vaadi yasal olarak mümkündür. Bu konudaki kanun maddesi TTK 520. maddesinin son fıkrasıdır. Maalesef herzamanki gibi yine notere muhtaç olduğumuz bir durum söz konusu olduğu için ilgili noterle konuşarak böyle bir işlemin esasen mümkün olduğu konusunda kendisini ikna etmeniz gerekecektir. Neticeden bizi de haberdar ederseniz memnun oluruz.

Madde 520 - Son fıkra metni şu şekildedir:


"Payın devri veya devir vadi hakkındaki mukavele yazılı şekilde yapılmış ve imzası noterce tasdik ettirilmiş olmadıkça ilgililer arasında dahi, hüküm ifade etmez."


----
T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/14178

K. 2004/9285

T. 4.10.2004

• LİMİTED ŞİRKET HİSSE DEVİR VAADİ SÖZLEŞMESİ
( Taraflar Arasındaki Sözleşmenin TTK.520. Maddesindeki Şekil Şartlarına Uymaması Nedeniyle Geçersiz Olması - Davacının Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre Verdiklerini Geri İsteyebileceği )

• SÖZLEŞMEDEN KAYNAKLANAN ALACAĞIN TAHSİLİ TALEBİ ( Limited Şirket Hisse Devir Vaadi Sözleşmesi - Sözleşmenin TTK.520. Maddesindeki Şekil Şartlarına Uymaması Nedeniyle Geçersiz Olması/Davacının Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre Verdiklerini Geri İsteyebileceği )

• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME ( Limited Şirket Hisse Devir Vaadi Sözleşmesi - Sözleşmenin TTK.520. Maddesindeki Şekil Şartlarına Uymaması Nedeniyle Geçersiz Olması/Davacının Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre Verdiklerini Geri İsteyebileceği )

6762/m.520

818/m.61


ÖZET : Dava, TTK.nun 520 nci maddesi uyarınca limited şirket hisse devir vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Son bozma ilamında, taraflar arasındaki sözleşmenin TTK.nun 520. maddesinde düzenlenen şekil şartlarına uymaması nedeniyle geçersiz olduğu ve davacı tarafın sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle BK.nun 61. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri isteyebileceği belirtilmiştir. O halde davacı tarafın geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davalıya intikal ettirdiği şeyler ne ise ancak bunların iadesi yönünde hüküm oluşturulması gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Denizli Asliye 3.Hukuk Mahkemesi'nce verilen 23.10.2003 tarih ve 2003/639-2003/976 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, müvekkillerden Hüseyin'in diğer müvekkil şirketin dışarıdan atanan müdürü olduğunu, şirketin 1/2 payının ( 3.500.000.000.- )TL bedelle davalıya satılmasına karar verildiğini, davalının şirkete ait taşınmazların ve aracın devri karşılığında bu meblağı ödemeyi kabul ettiğini, devirler tamamlandığı halde davalının ( 500.000.000.- )TL borcu kaldığını, davalının şirketi kötü yönetmesi karşısında ikinci bir sözleşme yapıldığını ve isim hakkı şirkette kalmak kaydıyla tüm mal varlığının ( 2.630.000.000.- )TL bedelle davalıya devredileceğinin kararlaştırıldığını, şirketin maliye ve SSK borçlarını ödemeyi de davalının kabul ettiğini, tüm devirler yapıldığı halde davalının ( 375.000.000 )TL dışında ödeme yapmadığını ileri sürerek, toplam ( 3.538.731.066.- )TL.nın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taşınmazların ve aracın bedelinin ödendiğini, müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirdiği halde pay devrinin yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz'e ait 23.01.2003 tarihli ilama dayanılarak, davacı tarafından ( 74.371.608.- )TL KDV ve ( 754.359.458.- )TL SSK prim ve vergi ödemesi yapıldığı gerekçesiyle, toplam ( 828.731.066.- )TL.nın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, TTK.nun 520 nci maddesi uyarınca limited şirket hisse devir vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Dairemiz'e ait son bozma ilamında, taraflar arasındaki sözleşmenin TTK.nun 520 nci maddesinde düzenlenen şekil şartlarına uymaması nedeniyle geçersiz olduğu ve davacı tarafın sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle BK.nun 61 nci maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre verdiklerini geri isteyebileceği belirtilmiştir. O halde davacı tarafın geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davalıya intikal ettirdiği şeyler ne ise ancak bunların iadesi yönünde hüküm oluşturulması düşünülmek gerekirken, mahkemece Dairemiz bozmasına yanlış anlam verilerek sanki sözleşme geçerliymiş de davacı tarafın devrettiği şeyler karşılığında davalıdan bakiye alacağı kalmış gibi hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın BOZULMASINA, temyiz harcı peşin alındığından davalıdan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, istek halinde aşağıda yazılı 34.650.000.-lira harcın temyiz eden davacıya iadesine, 04.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.