Mesajı Okuyun
Old 16-10-2009, 11:06   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 05.02.2007 T., 2006/214 E., 2007/8 K.: “Anayasa'nın "Mahalli İdareler" başlıklı 127. maddesinin son fıkrasında "Mahalli idarelerin belirli kamu hizmetlerinin görülmesi amacı ile, kendi aralarında Bakanlar Kurulunun izni ile birlik kurmaları, görevleri, yetkileri, maliye ve kolluk işleri ve merkezi idare ile karşılıklı bağ ve ilgileri kanunla düzenlenir..." kuralına yer verilmiş; Mülga 1580 sayılı Belediye Kanunu'nun 133. maddesinde "Belde ve köyler, vilayet idarei hususiyeleri kendilerine kanunlarla verilen mecburi veya ihtiyari vazifelerin bir veya bir kaçını müşterek tesisat ve idare ile ifa için birlik tesis edebilirler." hükmü yer almış ve aynı Yasa'nın 138. maddesinde ise " Birlikler hükmi şahsiyeti haiz amme müesseseleridir. Vazifelerini ifa ettikleri mahalli idarelerin bu vezaifi ifa hususunda haiz oldukları hukuk ve salahiyeti haizdirler..." denilmiş; İşlemin tesisinden sonra yürürlüğe giren 26/5/2005 tarih ve 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanunu'nun 3. maddesinde; Mahalli idare birliği, "Birden fazla mahalli idarenin, yürütmekle görevli oldukları hizmetlerden bazılarını birlikte görmek üzere kendi aralarında kurdukları kamu tüzel kişisi" şeklinde tanımlanmış; 4. maddesinde, Birliğin, birlik tüzüğünün kesinleşmesinden sonra Bakanlar Kurulunun izni ile kurulacağı ve tüzel kişilik kazanacağı ifade edilmiş; 5. maddesinde de Tüzüğün kabul edilmesi koşulları ve tüzükte yer alacak hususlar belirlenmiştir.
Öte yandan, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "İlamsız takip" başlıklı Üçüncü Bap'ta yer alan 42 ila 49. maddelerinde takip yöntemleri; 58. maddesinde, takip talebinin icra memuruna yazı ile veya sözlü olarak yapılacağı; 60. maddesinde takip talebi üzerine icra dairesince, ödeme emri düzenleneceği; 61. maddede, ödeme emrinin borçluya takip talebinden itibaren 3 gün içinde tebliğe gönderileceği; 62 ila 65. maddelerinde itirazın süresi ve şekli, itiraz sebepleri, alacaklıya verilecek nüsha ile borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muameleleri bitinceye kadar itiraz edebileceği; 66. maddesinde, müddeti içinde yapılan itirazın takibi durduracağı, itirazın müddetinde yapılmaması halinde alacaklının talebi üzerine icra memurunun takip muamelelerine alacağın tamamı için devam edeceği belirtilmiş olup; Yasanın 1. ve 67. maddelerindeki düzenlemeye göre, takip hukukuna özgü iptal davasının asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği kurala bağlanmıştır.
Olayda; Birlikçe, kamu alacağı niteliğini taşıyan alacağın, 6183 sayılı Yasa'da öngörülen usule göre tahsili amacıyla Birlik Başkanı ve Saymanın imzasını taşıyan "Örnek No. 49 - İlamsız Takiplerde Ödeme Emri" düzenlenerek ilgilisine gönderilmiştir. İcra memurluğu antentini taşıyan ödeme emrinin düzenlenmiş olması, ilamsız takiplerde icra memurunca düzenlenen ödeme emri niteliğini kazandırmadığı sonucuna varılmıştır.
Anılan yasal düzenlemelere göre kurulan Davalı Sultan Suyu Sağ Sahil Sulama Birliğinin, kamu tüzel kişiliğine sahip yerel yönetim birimi olduğu kuşkusuzdur. Birlik Tüzüğü'nün, Birlik Gelirleri başlığını taşıyan 18. maddesinde, kanun, tüzük ve yönetmeliklere aykırı hareket edenlerden alınacak cezaların tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri veya genel hükümlerin uygulanacağı öngörülmüştür. Davalı Sulama Birliğinin, takibi 6183 sayılı Yasa hükümlerine göre yürütmesi karşısında, takibe konu cezanın, idarenin kamu gücüne dayanarak resen ve tek yanlı tesis edilen bir idari işlem niteliğinde olduğu anlaşılmıştır.
Bu durum karşısında, Sulama Birliğince davacı adına izinsiz su alma cezası tahakkuk ettirilmesinden doğan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-a. maddesinde belirtilen idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları kapsamında görüm ve çözümünde idari yargı yerleri görevli bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle İdare Mahkemesi Tek Hakimi'nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir."

(Bu şekilde madde eklenmesi olup olmadığına bakmamakla birlikte) Anayasa ve Yasalardaki düzenlemeler karşısında Tüzüğe Borçlar Kanunu ve İcra İflas Kanununa göre işlem yapılacağı maddesi eklenmesi yasal ve hukuki olamaz (diye düşünüyorum )

Saygılarımla...