Stajyer avukatların; artık maalesef olağan sorunları haline gelen ücret ve sigorta dışında bizzat başıma gelen bir olayı anlatmak istedim. Şuan 3 yıllık bir avukat olmama rağmen stajyer avukat iken yaşadığım ve benimde hatamın olduğu bir sorun nedeniyle halen baro soruşturması ve ceza davaları ile boğuşmaktayım.
Stajyer avukatken yanında çalıştığım avukat tek başına çalışan, yaşı oldukça ilerlemiş, evi ile ofisi ayrı yakalarda bulunan ve sekreterlik, stajyerlik, maalesef çaycılık dahil her türlü ayak işlerini yapan ve hatta adliyelerdeki avukatlık işlerini dahi (icra-dosya takip-duruşma-dava açma)yapan benim gibi okulu bitirmiş olma heyecanı ile heyecanlı çalışan bir stajyer avukatı olduğu için ofise ancak randevusu varsa veya haftada ancak 1 veya en çok 2 gün gelen bir avukat ağabeyimizdi!
Ben de avukat olacağım hevesi ile elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum. 1 yıllık stajım boyunca; avukatlık!, stajyerlik, sekreterlik, çaycılık, temizlikçilik ve hatta tadilat sırasında ofiste amelelik dahi yaptım. Hatta tadilattan sonra özel bir temizlik şirketine yaptırılan temizliğin ücretinin yarısından fazlasını öğrenci iken biriktirdiğim burslarla yaptım!
Bunları asla övünmek için yazmıyorum. Hatta şimdi geriye bakıp ne kadar enayiymişim diyorum. Bu arada yanında staj yaptığım avukatın bir kaç milyon dolarlık serveti vardı. Ne kadar safmışım
Bu avukat ağabeyimiz! bana yanında staja başlamamdan sadece 1 ay sonra performansımı beğendiğini, ruhsatı alınca birlikte çalışabileceğimizi, ofisin işlerinin yürümesi için her şeyi yapabileceğimi ve hatta adliyede gerekirse yerine imzasını dahi atmamı söyledi. Ben de çocuklar gibi sevindim, iyi bir avukat olacağım diye sevindim! 1 yıllık stajım boyunca ofisin işlerinin yürümesi için elimden geleni yaptım, gerektiğinde avukat adına imza da attım, ki bu benim hayatımda yaptığım en büyük hata oldu, aslında hiçbir kötü niyetim yoktu, her şeyi ofisin işleri için ve gerektiği için yaptım. Avukat ağabeyimizde! sağolsun! sık sık beni tebrik ederek, motive etti.
Sonunda ne mi oldu; ruhsatımı aldıktan sonra 1 ay içinde ücret! konusundaki anlaşmazlık nedeni ile ofisten ayrıldım. Binbir zorlukla kendi ofisimi açtım, malum sağolsun avukat ağabey ve ablalarımız 4 yıllık hukuk fakültesinden mezun olmuş yeni avukatlara o zamanlar en fazla 1.500 TL gibi, meslek lisesi mezunu teknisyenin dahi (asla küçümsemek için yazmadım, örnek olması için) aldığı ücret düzeyinde bir ücret teklif ediyorlardı. Kendi ofisimi açtıktan yaklaşık 8 -9 ay sonra savcılıktan bir telefon geldi. İfadeye çağırılıyorum, gittim; evrakta sahtecilikten hakkımda soruşturma açılmış, nedeni ise stajyerken, avukat ağabeyimizin! imzasını taklit etmek, tahsil ettiğim parayı kendisine teslim etmemek, onun adına duruşmaya girmek, icra işlemi yapmak. 2 yıl oldu halen hakkımda baro soruşturması ve ceza davaları devam ediyor.
En çok zoruma giden ne biliyor musunuz sayın meslektaşlar; savcısı, hakimi, olayı anlattığınız meslektaşlar size inandığı halde, dosyalara bakıldığında gerçekten suçlu gibi görünüyorsunuz, kendisi imzasını atmamı, işlem yapmamı istediği halde, şimdi, benim haberim olmadan yapmış deyip çıkabiliyor ve sizi şikayet edip suçlu gösterebiliyor. Ancak benim de çok büyük hatam olduğunu kesinlikle kabul ediyorum. Sen ki, bir hukukçusun, sen de bunu yaparsan normal vatandaş ne yapsın. Ama oldu işte, saflık, acemilik, herkese güvenmek, sonuç bu.
Ve dava sırasında ne öğrendim biliyormusunuz arkadaşlar; benimle aynı veya benzer sorunları yaşayan bir çok genç meslektaş varmış. Bizzat savcı ve baronun söylediği, bazı kendini bilmez mesleğin yüz karası tecrübeli! avukatlar, stajyerlerine veya yanlarında çalıştırdıkları avukatlara, benim başıma geldiği gibi, kendi adlarına imza attırırlar, dosyadan para çektirirler veya bazı unsurları boş olan senetleri doldurturlarmış. Daha sonra ofisten ayrıldıklarında şikayet ediyorlarmış. Bunu bana bizzat bir cumhuriyet savcısı ve baro yönetiminden bir meslektaş söyledi. Hatta davama bakan mahkemenin başkanı bir duruşma sonunda, " Ya bu ..... avukatlar hep böyle yapıyorlar, çocukları kullanıp sonra mahvediyorlar" dedi. Yani, cumhuriyet savcısı, barosu, hakimi, böyle durumların olduğunu, bu tür olayların bilinçli olarak planlandığını biliyorlar ama gelgelelim çare olmuyor. Bu arada hakkını vermek lazım, bu konuda baro ve bazı cumhuriyet savcıları stajyer avukatlara ve genç avukatlara çok yardımcı oluyorlar.
Tüm stajyer meslektaşlara ve genç meslektaşlara tavsiyem, dikkatli olun arkadaşlar, maalesef mesleğimiz bir kurtlar sofrasına dönmüş,ve maalesef bunu yapan da yine biz avukatlar (özellikle meslekte tecrübeli! bazı abla ve ağabeylerimiz).
Bu arada, benimkine benzer sorunlar yaşayan veya yaşamış sayın meslektaşlar beni bilgilendirirlerse çok sevinirim. Benim yaşadığımı başka meslektaşlar da yaşamasın diye bazı çalışmalar başlattım, hepimize yardımcı olacaktır.
Cevaplarınızı bekliyorum.
Çok uzun oldu, biliyorum ama önemli bir konu, sabredip okuyan herkese teşekkür ederim.