Mesajı Okuyun
Old 09-12-2006, 03:16   #9
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Adam öldürme eylemi ceza mahkemesi kararı ile sabit olmuş eşin bu eyleminden lehine bir menfaat temin etmesini kabul eden bir anlayışa toplumu götüreceksek, aile içi katliamları izleriz. Çok ciddiyim. Fare zehirini kapan eşinin çayına kahvesine karıştırmaya başlar. İnsanlar gelişen toplumsal bilinç düzeyinin gelişmesi ve çevrelerinde yaşadıkları deneyimlerle iş arama sürecinde öncelikle sigortalı bir iş bulabilmeyi hedeflemektedirler. Bunun öncelikli nedeninin sağlık hizmetlerinin pahalı oluşu olduğunu ve bu gider kalemini öncelikle güvenceye almak olduğunu düşünüyorum. İkinci sırada işsizlik. Üçüncü sırada emeklilik ve son sıralarda da ölüm sigortası gelir. Bu insanın doğası gereğidir. En yakın tehlikeden en uzak tehlikeye doğru bir sıralama yapar. Ancak ölümü düşünmek istememesi birgün ansızın hem de en yakınından gelmeyeceği anlamına gelmez. Geldiğinde ise artık dönüşü yoktur. Hayalete sorulsa öncelikle primlerinin kendi katiline ödenmesindense havuzda kalmasını yeğleyeceği muhakkaktır. Çocuklar yönünden ise annenin alamadığı maaş onlarınkini arttıracağından bir zarar yoktur. Böyle bir anneye bakma yükümlülükleri de yoktur. Nafaka davası dahi açsa talep hakkaniyete uygun bulunmaz. Zaten cezaevinde devlet ona bakacaktır. Ayrıca sosyalleşemeyerek kendisini işlediği suçla toplumun dışına iten birey, SOSYAL güvenlik kurumundan sosyalliğini koruyan diğer bireylerle eşitmiş gibi hak talep edemez. Haklar kazanılabildiği gibi kayıp da edilebilirler..