Mesajı Okuyun
Old 06-01-2008, 15:29   #10
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/1537
Karar: 2004/24181
Karar Tarihi: 26.10.2004
ÖZET: Davacı işçinin amiri ile sürtüşme içinde olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Ancak, davacının amiri tarafından telefonla aranması üzerine, davacının amirine hitaben "ikiyüzlü ", "yalancı" ve "şerefsiz" gibi sözler sarfettiği, bunu amiri dışında diğer tutanak tanığının da duyduğu, dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Kararın gerekçesinde yer alan ve kıdemli işçinin iş sözleşmesinin haklı feshine neden olacak davranışlar içine girmesinin olağan olmadığı görüşü, mevcut delil durumu karşısında isabetli değildir. Buna göre davacının iş sözleşmesinin davalı işverence süresi içinde ve 1475 sayılı İş Kanunu'nun 17/2-ç maddesi uyarınca feshedildiği sonucuna varılmalıdır. Bu durumda mahkemece, ihbar ve kıdem tazminatlarının reddi gereklidir.
(1475 S. K. m. 17)
Dava: Taraflar arasındaki ihbar ve kıdem tazminatının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26.10.2004 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına avukat S. K. geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı işçi, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir nedene dayanmaksızın feshedildiğini ileri sürerek ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinde bulunmuştur.
Davalı işveren ise, davacının iş ahlakına uymayan davranışları ve amirine karşı hakareti sonucu haklı olarak feshedildiğini savunmuştur.
Mahkemece, kararın gerekçesinde davacının amirine karşı hakaret içeren sözcükleri söylediği belirtilmiş olmakla birlikte, 9 yıl çalışan bir işçinin iş sözleşmesinin haklı feshini gerektiren davranışlar içine girmesinin mümkün olamayacağı açıklanmış ve davaya konu tazminatların kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçinin amiri ile sürtüşme içinde olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Ancak, 3 Kasım 1999 tarihinde davacının amiri tarafından telefonla aranması üzerine, davacının amirine hitaben "ikiyüzlü", "yalancı" ve "şerefsiz" gibi sözler sarfettiği, bunu amiri dışında diğer tutanak tanığının da duyduğu, dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davalının dinletmiş olduğu tutanak tanıkları olayı açıklamışlar ve tutanağı doğrulayan anlatımda bulunmuşlardır. Tutanak tanıklarının bir kısmı telefon konuşması anında olay yerinde olmamakla birlikte, olayın hemen ardından telefon konuşmasını dinleyen şahısların aktarması sonucu olaydan bilgi sahibi olmuşlar ve tutanağı imzalamışlardır. Bu durum tutanak içeriğinden de anlaşılmaktadır. Tutanak tanıklarından S. E. davacı tanığı olarak yeminli beyanında, tutanağın sonradan düzenlendiğini açıklamakla yetinmiş, ancak Bölge Çalışma Müdürlüğü iş müfettişine verdiği ifadesinde tutanağı bu yönüyle doğrulamıştır.
Davacının şikayeti üzerine olay yerinde tanıkları dinlemek suretiyle inceleme yapan iş müfettişi raporunda da hakaret olayının sabit olduğu sonucuna varılmıştır.
Kararın gerekçesinde yer alan ve kıdemli işçinin iş sözleşmesinin haklı feshine neden olacak davranışlar içine girmesinin olağan olmadığı görüşü, mevcut delil durumu karşısında isabetli değildir. Buna göre davacının iş sözleşmesinin davalı işverence süresi içinde ve 1475 sayılı İş Kanununun 17/2-ç maddesi uyarınca feshedildiği sonucuna varılmalıdır.Mahkemece, ihbar ve kıdem tazminatlarının reddi gerekirken, yazılı şekilde isteklerin kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 375.000.000 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.10.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************