Mesajı Okuyun
Old 18-01-2013, 17:36   #64
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan 18-4/13

“Yaşamın anlamı nedir ki?”

Soru; bir “Tespit davası”dır öncelikle.

Soru; geçmişin irdelenmesi, geleceğin belirlenmesini de içerdiğinden, bir “Belirsiz alacak ve tespit davası”dır da.

Soruyla yeni bir yaşam yaratılması veya mevcut bir yaşamın içeriğinin değiştirilmesi yahut onun ortadan kaldırılması düşünülürse, “İnşaî dava”dır.

Sorunun, niteliği itibariyle, bölünebilir olduğu, yaşanmışın ve yaşanılacak olanın birlikte düşünülmesi gerektiği durumlarda, sadece bir kısmı --yaşanmış veya yaşanılması düşlenen—kısmıyla, “Kısmi dava” olarak da görülebilir.

Birbirinden bağımsız birden fazla asli taleplerin toplamıdır “Yaşamın anlamı”, denilip, “Davaların yığılması” da düşünülebilir.

“Yaşamın anlamı” bağlamında kişi, birden fazla talebini, aralarında aslilik-ferîlik ilişkisi kurmak suretiyle, “Terditli dava” olarak görülmesine karar verebilir.

Seçim hakkı her koşulda kendisinde olan kişi, “Seçimlik dava”da karar kılabilir.

“Yaşamın anlamı nedir ki?” sorusu
bir "farkındalık",
bir şeylerin --hiç ya da düşünülmüş olduğu gibi-- olmadığının duyumsanması,
duyulan bir noksanlık -az ya da çok --,
"yine de" denilmesine yol açan bir "ulaşılamamış" lık tır.