Mesajı Okuyun
Old 24-05-2012, 14:40   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Konuk
Eşim ve ben kamuda çalışan devlet memurlarıyız. Benim maaşımda eşimin ekonomik şiddetinden kaynaklanan icra işlemi bulunuyor ve elime geçen net maaş 1700.00 Tl_Civarında . Eşim ise net maaşı ; 4000.00 TL_ kendisi ile bir yıldır ayrı yaşımaktayız. Ve dilekçesinde 1650.00 TL toplam borcu olduğunu, müşterek kızımıza ve bana nafaka vermesi halinde açlıktan öleceğini beyan etmiş ! Daha önce bir boşanma davamız daha olmuştu ve feragat etmişti. Bu dava da da yine birçok borcunun olduğunu söylemiş, polise gelirini az beyan etmiş ve müşterek çocuğumuza çok cüzzi bir nafaka bağlanmıştı. Ben de çalışan bir bayan olduğum için çocuğun bakıcı ve diğer tüm masraflarını karşılamakta çok güçlük çekiyorum. bir yıldır kendisi çocuk için hiçbir maddi destekte de bulunmuyor. Devamlı kredi çekiyor ve borçlanıyor. Sırf az nafaka vermek için. Müşterek çocuğa bağlanacak nafaka miktarı bu borçları dikkate alınarak mı bağlanır yoksa net gelirimi dikkate alınır. Çünkü kendisi maddi destekten kaçmak için her türlü hile ve desise yolunu denemekte. Ben çocuğumun en iyi eğitim ve imkanlar içerisinde yetişmesini istiyorum. Buna babanın gücü olduğu halde kasti bu şekilde hile ve desise yoluna girmesi ise beni çok üzüyor . Siz hukukçularımızın da bu konudaki kanaatinizi ve yasanın ne şekilde işleyeceğini öğrenmek isteğindeyim.

Nafaka tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun ihtiyaçlarına göre belirlenir. Sosyal ve ekonomik araştırma uygulamada maalesef kişinin kendisine sorularak yapılmakta ve amacından saptırılmaktadır. Ancak delillerle bu durumu değiştirme olanağınız bulunmaktadır. Eşinizin kötüniyetli davrandığını kanıtlarsanız, yapmış olduğu hamle boşa çıkar. Bunun için de davanızı bir avukat marifetiyle yürütün.