Mesajı Okuyun
Old 14-11-2011, 20:54   #203
Mozkul

 
Varsayılan Genel HÜkÜmlerde Öne Çikan Hususlar

Kanunda dava çeşitleri sınırlı sayım olmamakla birlikte tek tek düzenlenmiştir. Bu kapsamda getirilen bazı çok önemli yenilik ve değişiklikler mevcuttur (m. 105 vd.).

Bugüne kadar “fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması” anlayışı terkedilmiş, böyle bir ifade olmasa dahi, daha sonra fazlaya ilişkin hakların dava edilmesi teorik olarak mümkün kılınmıştır (m. 109).

Fakat, eğer alacak belirli ya da tarafça belirlenebilir ise, tarafın kısmî dava açma imkânı ortadan kaldırılmıştır. Bu çerçevede, özellikle iş hukuku gibi alanlarda pilot dava, ön dava gibi açılan davalar artık belirli ya da belirlenebilir alacaklar bakımından mümkün değildir, açılırsa dava hukukî yarar yokluğundan redde mahkumdur.

Bu sebeple, davayı parçalara ayırarak açma dönemi kural olarak bitmiştir. Avukatların davalarını iyice düşünerek açmaları gerekir.


Fakat, baştan belirlenmesi mümkün olmayan (örneğin, artan tazminat miktarı gibi) alacaklar bakımından, yeni bir dava türü olarak “belirsiz alacak ve tespit davası” kabul edilmiştir (m. 107).

Bu gibi hallerde, taraf hakkını saklı tutmadan sadece hukukî ilişki ve asgarî miktar belirterek dava açabilecek, dava ortasında alacak belirli hale gelince, ıslaha ve karşı tarafın rızasına dahi ihtiyaç duymadan miktarı artırabilecek yahut hakkını saklı tutmasa dahi ayrı bir dava açabilecektir. Yani, yerli yersiz kısmî dava açmak artık tarih olmuştur, ancak özel durumlarda belirsiz alacaklar için de dava açılma imkânı genişletilmiştir.

Yeni bir dava türü olarak topluluk davası da kabul edilerek, derneklerin ve diğer tüzel kişilerin kendi alanlarıyla ilgili olarak bu konuda herkesi ilgilendiren davalar açması mümkün hale getirilmiştir (m. 113). Fakat, tazminata yönelik topluluk davası açılamaz.

*(c) Prof.Dr.Muhammet ÖZEKES