Mesajı Okuyun
Old 16-02-2007, 21:09   #12
Themis99

 
Varsayılan

Arkadaşların yanıtlarına katılıyorum Karayolları trafik kanunun ilgili hükümleri gayet açık. Satışın geçerli olabilmesi için noterde düzenleme şeklinde yapılması şart.Harici satım sözleşmesi hukuken geçersiz.
Galericiye karşı bir tespit davası açmak bu nedenle işe yaramaz diye düşünüyorum.Mahkeme hukuken geçersiz olan bir sözleşmeye dayanarak aracın satılmış olduğunun tespitine üstelik KTK 'nun emredici hükümleri karşısında karar vermeyecek, yapılmış olan protokole bu anlamda itibar etmeyecektir.
Yapılması gereken en doğru şey aracı zilyetliğinde bulunduran kişiyi bularak (sıkı bir dedektiflik yaparak ) bu kişinin satışı alamsı konusunda baskı yapmak .İhtarname bu noktada işe yarayabilir. Ancak hukuki sorumluluktan hiç bir şekilde kurtarmaz ve tek başına delil olarak nitelendirilemez.Başka bir yol daha olabilir.Yapılmış olan protokol geçersiz bulunduğuna, hukuken yok sayıdığına göre bu geçersiz protokole dayanılarak sebepsiz zenginleşme davası açılabilir. Bu durumda taraflar aldıklarını geri vermek zorunda kalırlar. Bu arada zamanaşımı süresinide dikkate almak gerekir. Tabii bir de hukuki yarar meselesi var. Mesajı yazarken aklıma geldi: Hangi hukuki yarar korunacak?Böyle bir dava ile araç maliki ne elde edecek? En azından aracını teslim alarak noterden satma imkanı bulacak.
Sanıyorum bu düşüncem hukuku dolanmak olarak nitelendirilemez.Beyin cimlastiği!!!! Saygılarımla.