Alıntı: Yazan ankara7406 Kanaatimce, burada usulsüz tebliğ üzerinden olayın üzerine gidilmeli. Tebliğin usulsüz olduğundan bahisle muhatabın muttali olduğu tarih dikkate alınarak kanun yollarını kullanmaya devam etmeli (Tebligat Kanunu md 32). Tebliğin usulsüzlüğü üzerine ise soruda bahsedilen gerekçe ile birlikte 2 Nolu ihbarnamede yer alması gereken diğer husus olan yakın komşulardan birine haber verilmesi şartının yerine getirilip getirilmediği konusundan gidilebilir. Bu konuda Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelikte 30 maddede belirtilmiştir: "...muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir." Olayı bir de bu yönleri açısından inceleyip yeniden değerlendirmekte fayda olabilir.

Zamanınızı ayırıp cevap verdiğiniz için teşekkür ederim meslektaşım, biz de şansımızı deneyip dediğiniz gibi usulsüz tebligata dayanarak müvekkilin muttali olduğu tarihi esas alarak kanun yoluna başvurduk.