Mesajı Okuyun
Old 25-02-2009, 16:04   #11
cmuk

 
Varsayılan

Sayın Saim in cevabı çerçevesinde durumu biraz daha açtığımda şunu görmekteyim.
İcra kefaletinin şekli hakkında İİK’nda özel bir hüküm bulunmadığından, BK.nun 483 ve takip eden maddeleri hükümleri gözetildiğinde, yazılı şekilde olması ve kefalet taahhüdünün altında kefilin imzasının bulunması yeterlidir.Olayda taahhütte bulunan 3. kişi borçlunun eşidir. Tarafımızca 3. kişi kefile icra emri çıkmamış olsa bile bence 3. kişi haciz esnasında borcun varlığının farkına varmıştır. Ayrıca haciz tutanağında borcu kabul ettiğine, kefilliğin ve taahhüdün sorumlulukları kendisine ihtar edildiğine göre daha bir de kendisine icra emri çıkartılması zorunluluğunun hukuki mantığına aklım yatmıyor. Zaten taahhüt alınırken borcun son durumu ve kalem kalem dökümü de tutanağa geçmiştir. Bu durumda tahhütte bulunan, neye ilişkin taahhütte bulunduğuna vakıf olmuştur. Kaldı ki BK 483 hükmü de kanaatimce bu yöndedir. En azından ben şimdilik bu şekilde yorumladım ve konu ile alakalı olduğunu düşündüğün 2003 tarihli bir yargıtay kararı buldum.Yargıtay 12. HD 2003/22124 E, 2003/26064 K, 22.12.2003 tarihli kararı.
Konu ile ilgilenenler bir de bu karar ve BK 483 çerçevesinde değerlendirmelerini paylaşırlar ise çok memnun olurum.