Mesajı Okuyun
Old 23-02-2007, 20:59   #3
Av. Fatih KARACA

 
Varsayılan

T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

HUKUK BÖLÜMÜ

E. 2001/104

K. 2001/112

T. 24.12.2001

İDARİ PARA CEZASI (Cezanın İptali İstemiyle Açılan Davanın İdari Yargı Yerinde Çözümlenmesinin Gerekmesi)

• TRAFİK CEZASI (Hız Kuralını İhlal Etmesi Nedeniyle Verilen Para Cezasının İptali İstemiyle Açılan Davanın İdari Yargı Yerinde Görülmesinin Gerekmesi)

• SÜRÜCÜ BELGESİNİN ALINMASI (Hız Kuralını İhlal Etmesi Nedeniyle Verilen Para Cezasının İptali İstemiyle Açılan Davanın İdari Yargı Yerinde Görülmesinin Gerekmesi)

2918/m.51,Ek.13,112,115,116

2247/m.14,15,19,27

ÖZET : 2918 sayılı yasa'da idarece uygulanması öngörülen idari para cezasının iptali istemiyle açılan davanın, İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerekir.
KARAR
Davacı: B.E.
Vekili: Av.İ.K.
Davalı: Tekirdağ Valiliği
OLAY : Davacı, 2.5.2001 gününde Konya - Adana karayolunda yapılan denetim sırasında bilgisayar sorgulaması sonucunda 1 yıl içerisinde hız sınırını 5 kez ihlal ettiğinin saptandığı nedeniyle, 2918 sayılı Yasa'nın 51/3. maddesine göre ve aynı Yasa'ya 4550 sayılı Yasa ile eklenen Ek 13. madde uyarınca sürücü belgesinin trafik zabıtasınca 1 yıl süreyle geri alınması üzerine muttali olduğu en son 10.6.2000 gününde Tekirdağ İli sınırları dahilinde hız kuralını ihlal ettiği nedeniyle para cezası verildiği yolundaki trafik ceza tutanağının iptali istemiyle, 20.6.2001 gününde (Edirne İdare Mahkemesi'nin 31.5.2001 gün ve E: 2001/474, K: 2001/476 sayılı dilekçe ret kararı üzerine usulüne uygun düzenlenen dilekçe ile) idari yargı yerinde dava açmıştır.
EDİRNE İDARE MAHKEMESİ; 27.6.2001 gün ve E: 2001/565, K: 2001/547 sayı ile, 2918 sayılı Yasadan kaynaklanan hafif hapis cezası ve para cezası ile ilgili uyuşmazlıkların görüm ve çözümü 112. maddeye göre trafik mahkemeleri, bunların bulunmadığı yerlerde ise sulh ceza mahkemelerinin görevinde olduğundan, davacının trafik para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 10.6.2000 günlü işlemin iptali istemiyle açılan davanın görev yönünden reddine karar vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davacı vekili, aynı istekle, 31.7.2001 gününde adli yargı yerinde dava açmıştır.
TEKİRDAĞ SULH CEZA MAHKEMESİ; 28.8.2001 gün ve E. 2001/926, K: 2001/774 sayı ile, davacı vekili müvekkili hakkında verilen işleme itiraz ile para cezasının iptalini dava etmiş olup, davacı vekili tarafından itiraz konusu yapılan işlemin 2918 sayılı Kanun'un 51/3. maddesi gereğince sürücü belgesinin geçici olarak geri alınması olduğunun anlaşılmasına göre, sözkonusu Kanun'un 4550 sayılı Kanun'la eklenen Ek 13. maddesi uyarınca, aynı Kanun'un 6. maddesinde gerçekleştirilen bir idari işlem olması bakımından meselenin çözümünün idari yargının görev alanı kapsamında olduğu gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine ve görev uyuşmazlığının halli bakımından dosyanın merciine gönderilmesine karar vermiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ali HÜNER'in Başkanlığında, Üyeler: Dr. Mustafa KILIÇOĞLU, Ümran SAYIŞ, Bekir AKSOYLU, Mustafa BİRDEN, Turgut ARIBAL ve Hıfzı ÇUBUKLU'nun katılımlarıyla yapılan 24/12/2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa YEĞENOĞLU'nun davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN'ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
USULE İLİŞKİN İNCELEME:
Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, Edirne İdare Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararı üzerine kendine gelen davada Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesi'nce de görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle, anılan Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş olup, hukuk alanında doğan bu uyuşmazlığın giderilmesi isteminin davanın taraflarınca ileri sürülmesi ve 15/b. maddesine göre de bu istem üzerine mahkemece dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderilmesi gerekmekte iken, son görevsizlik kararını veren adli yargı yerince, ayrıca karar kesinleştiğinde görevli merciin belirlenmesi için dosyanın re'sen gönderilmesi yolunda bir karar verilmiş olması karşısında, yargı mercilerinin Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurmalarını düzenleyen 19. madde kapsamında uyuşmazlık doğduğunun kabulü gerek dava ekonomisine gerekse Uyuşmazlık Mahkemesi'nin kuruluş amacına uygun olacağından, başvuruda usule aykırılık görülmeyerek, esas inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.
ESASA İLİŞKİN İNCELEME:
Dava, 2918 sayılı Yasa'nın 51. maddesinin değişik ikinci fıkrası uyarınca trafik zabıtasınca düzenlenen para cezasına ilişkin trafik ceza tutanağının iptali isteminden ibarettir.
Uyuşmazlığın esasını, trafik zabıtasınca uygulanan cezalarla ilgili davalara adli ya da idari yargı yerlerinden hangisinin bakacağı hususu oluşturduğundan, ilgili yasal düzenlemenin ceza uygulamasına ilişkin sistematiğinin incelenmesi gerekmektedir.
13.10.1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile getirilen sistemde, karayolları üzerinde yolcuları, yayaları ve trafiği tehlikeye sokan ve suç oluşturan fiiller, esas itibariyle, iki grupta ele alınmış; bir kısmına trafik zabıtasınca para cezası, diğerlerine mahkemelerce hafif para cezası veya bu cezanın yanında hafif hapis cezası, belgelerin geri alınması ve iptali cezası veya işyerlerinin kapatılması cezası verilmesi öngörülmüştür.
İdarenin organları eliyle idari usullere göre uygulanması ve idare hukukunun bir müeyyidesi olması nedeniyle, idari işlem niteliğini taşıyan ve bu yönüyle adli cezalardan ayrılan idari cezaların yargısal denetiminde, kural olarak, idari yargı yerleri görevli bulunmaktadır.
Ancak, yasakoyucu tarafından, idari cezalara karşı ilgililerin sadece yapılan tespitin gerçeğe aykırılığı ile maddi ağır yanlışlıklar bulunduğunu ileri sürerek yapacakları itirazlarda, ülke genelinde yaygın teşkilata sahip olması ve sade bir usulle incelenerek kesin kararlarla süratle sonuçlandırılması gibi pratik düşüncelerle, adli yargı yerinin görevli kılınması olanaklı olup, bu halde, yetkili mahkemenin adli yargı yeri olduğunun ilgili yasada açıkça belirtilmesi gerekir.
2918 sayılı Yasa'nın "Adli Kovuşturma ve Cezaların Uygulanması" başlığını taşıyan Dokuzuncu Kısmı, iki ayrı Bölüm halinde düzenlenmiş; Adli Kovuşturma" başlıklı Birinci Bölümde yer alan 112. maddede, bu Kanundaki suçlarla ilgili davalara bakacak mahkemeler ve yetkileri belirlenmiş olup, anılan maddenin 4550 sayılı Kanunla değişik birinci fıkrasında "Sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması hariç olmak üzere bu Kanundaki; hafif para cezasını veya bununla birlikte hafif hapis cezasını, belgelerin geri alınması ve iptali veya işyerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla ilgili davalara trafik mahkemelerinde, bunların bulunmadığı yerlerde yetki verilen sulh ceza mahkemelerinde bakılır." hükmüne yer verilmiştir.
"Cezaların Uygulanması" başlıklı İkinci Bölümde yer alan 115. maddede, 116. maddede öngörülen itiraza ilişkin hüküm saklı kalmak üzere, para cezaları ile mahkemelerce verilen ve sadece hafif para cezalarına ilişkin olan hükümlerin kesin olduğu; 116. maddede, trafik kural ve yasaklarına aykırı davranışları belirlenen ve sürücüsü tespit edilemeyen araçlara tescil plakalarına göre trafik zabıtasınca tutanak düzenleneceği ve trafik zabıtasının yetkisi dahilindeki para cezalarına karşı araç sahiplerinin cezanın tebliğinden itibaren yedi gün içinde "yetkili mahkemeye" itiraz edebileceği ve itiraz üzerine verilen kararların kesin olduğu hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlerden, 2918 sayılı Yasa'da öngörülen cezaların büyük ölçüde adli ceza kapsamında düşünülerek Hakim tarafından verilmesi esasının benimsendiği; para cezaları olarak bahsi geçen idari cezaların kesin olduğuna işaret edilmek suretiyle bu cezalara karşı itiraz yolunun kapalı tutulduğu; ancak, sadece 116. madde kapsamında bulunan idari para cezası ile ilgili ve sınırlı olarak itirazı incelemekle adli yargının yetkili ve görevli kılındığı anlaşılmaktadır.
Ne var ki; yasakoyucu tarafından, mahkemeler tarafından verilen hafif hapis cezalarının genellikle 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4. maddesi gereğince hafif para cezasına çevrildiği; mahkemelerce sanıklar ile tutanak düzenleyen görevlilerin duruşmaya çağrılarak dinlenmesi nedeniyle zaman kaybının doğduğu gerekçesiyle ve Devlet hizmetlerinin süratli, verimli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini sağlamak, mahkemenin iş yükünü azaltmak ve görevlilerin zaman kaybını önlemek amacıyla çıkarılan 3.11.1988 tarih ve 3493 sayılı Yasa ile, bazı kanunların (6831, 1475 ve 2926 sayılı) yanısıra 2918 sayılı Yasa'da daha önce mahkemelerce verilmesi öngörülen bir kısım cezalar, idari cezaya dönüştürülmüş; nitekim, inceleme konusu trafik ceza tutanağının dayanağı olan 65. maddede, araçların yüklenme şartlarına uymayanlara, suçun niteliğine göre, idarece para cezası verilmesi ve mahkeme tarafından da hafif para ve hafif hapis cezası hükmedilmesi şeklinde karma bir düzenleme bulunmakta iken, anılan 3493 sayılı Yasa'nın 44. maddesi ile yapılan değişiklik sonucunda, cezanın idare tarafından verilmesi esası benimsenmiş; ancak, anılan 3493 sayılı Yasa ile değişikliğe uğrayan 6831, 1475 ve 2926 sayılı Yasalar'da da getirilen idari cezalara karşı yapılacak itirazların mercii olarak sulh ceza mahkemeleri gösterilirken, 2918 sayılı Yasa'da aynı doğrultuda değişiklik yapılmasına karşın, idari cezalara karşı yapılacak itirazların merciini belirten bir hükme yer verilmemiştir. Buraya kadar yapılan açıklamaların ışığında: 2918 sayılı Yasa'nın "Hız sınırlarına uyma" başlıklı 51. maddesinin ilk üç fıkrası, "Sürücüler, aksine bir karar alınıp işaretlenmemişse yönetmelikte belirtilen hız sınırlarını aşmamak zorundadırlar.
(Değişik: 21/5/1997 - 4262/4 md.) Hız ölçen teknik cihaz veya çeşitli usullerle yapılan tespit sonucu hız sınırlarını; yüzde ondan yüzde elliye (elli dahil) kadar aşan sürücüler 3,600,000.- lira, yüzde elliden fazla aşan sürücüler 7,200,000.- lira para cezası ile cezalandırılırlar. (Ek: 17/10/1996 - 4199/22 md.) Hız kuralını ihlal sebebiyle ceza yazılan sürücülerden, suçun işlendiği tarihten geriye doğru (1) yıl içerisinde aynı kuralı (5) defa ihlal ettiği tespit edilenlerin sürücü belgeleri (1) yıl süreyle geri alınır. Süresi sonunda psiko-teknik değerlendirmeden ve psikiyatri uzmanının muayenesinden geçirilerek sürücü belgesi almasına mani hali olmadığı anlaşılanların belgeleri iade edilir." hükümlerine yer verilmiş; aynı Yasa'ya 8.3.2000 tarih ve 4550 sayılı Yasa ile eklenen Ek 13. maddede, "Bu Kanunda yazılı suçlardan 48 inci maddede gösterilen 'alkollü araç kullanmak' suçunu birinci ve ikinci defasında işlemek, 51 inci maddenin üçüncü fıkrasında geçen 'bir yıl içinde hız sınırını beş defa ihlal etmek', 118 inci maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı '100 ceza puanını doldurmak' suçlarından birinin tespiti halinde, sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması işlemlerine bu Kanunun 6 ıncı maddesinde sayılan trafik görevlileri yetkilidir." denilmiş olup, gerek davacı tarafından dava konusu edilen hız kuralı ihlal sebebi ile verildiği ileri sürülen 10.6.2000 tarihli para cezasına ilişkin tutanağın 51. maddenin değişik ikinci fıkrasına göre trafik zabıtasınca düzenlenmiş bir idari para cezası olması ve gerekse Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesi'nce tavsif edildiği üzere 51. maddenin değişik üçüncü fıkrasına göre sürücü belgesinin (1) yıl süre ile geri alınması işleminin Ek 13. maddede işaret edildiği üzere trafik zabıtasınca uygulanan bir idari ceza niteliğini taşıması; Yasa'da idari cezalarla ilgili davalarda (116. maddedeki itiraz yolu hariç) görevli yargı yerini açıkça belli eden bir hükme yer verilmemesi; bu Yasa'da gösterilen adli cezalara hükmetmekle görevli mahkemeye işaret eden 112. maddeye de herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında ve göreve ilişkin genel kurala göre, uyuşmazlığa konu edilen davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerekeceği açıktır.
Açıklanan nedenlerle, Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2247 sayılı Yasa'nın 19. maddesi kapsamında görülen başvurusunun kabulü ile Edirne İdare Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.
SONUÇ : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle, Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2247 sayılı Yasa'nın 19. maddesi kapsamında görülen başvurusunun KABULÜ ile, Edirne İdare Mahkemesi'nin 27.6.2001 gün ve E: 2001/565, K: 2001/547 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 24.12.2001 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.

"Not: www.kazanci.com.tr sitesinden alınmıştır."