Mesajı Okuyun
Old 16-02-2012, 21:09   #14
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Avans bir bütünün bir bölümü demektir. Gider avansı yatırılır, yeterli olmadığı bir kere daha anlaşılır, bir kere daha ikmal ettirilir.

Mahkeme kalemiyle vardır. Bir mahkemenin yazı işlerinin ve personelinin o mahkeme hakiminin ara kararı doğrultusunda işlen yapma görevleri dahilindedir. Mahkeme yazı işleri personeli hukuksal sonuçlar doğuran belge ve işlemler tanzim ve hazırlayabilir.

Mahkeme hakimi, gider avansına ilişkin ara kararında bir tutar da belirtebilir, "Mahkeme kalemince gider avansı tarifesi uyarınca hesaplanacak gider avansının yatırılmasına" da diyebilir. Bu, hakimin, o dosyaya ilişkin olarak yazı işlerine verdiği bir emir niteliğindedir. Yazı işleri personeli bu emri yerine getirmek zorundadır. Bu durumda, süresinde mahkeme kalemine gider, memurun hazırladığı belgenin içerdiği meblağı vezneye yatırırsınız. Gerisi hakim ile memuru arasındaki iştir. Zira, MAHKEME YURTTAŞI YANILTAMAZ. Bu oluşta, hiçbir hakim çıkıp tarafa/vekiline aslında bize gereken rakam şu kadar idi, az yatırmışsınız, hesapta yanlış yapılmış, davanın reddine demez, dememiştir, diyemez. Neden süresinde başvurulup, mahkeme ve kalemi, varsa yanlışıyla başbaşa bırakılmıyor?..

Bu gerekçe ile (rakam zikredilmediği) gider avansının yatırılmaması halinde, davanın usulden reddi gerekeceği kanısındayım.

Yargıtay'ın görüşü benim ki gibi de olabilir aksi yönde de. Yalnız, şunu söylemek isterim: Yargıtay'ın bu zamana kadar kesin süre, ihtarat, ara kararın içeriği vs. ile ilgili benimsediği yaklaşım ve içtihadın, 6100 sayılı yasa sonrasında "aynen" devam edeceği sanılmasın. Bu içtihatların yeni döneme olduğu gibi taşınamayacağı mukadder... Bu konuda Yargıtay içtihatlarında kırılmalar yaşanacaktır... Bekleyeceğiz, göreceğiz.

Saygılarımla.