Mesajı Okuyun
Old 15-05-2002, 23:38   #9
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Maddenin konuluş amacının, tüketici sıfatı taşıyan alıcıyı korumak olduğu aşikardır. Bu itibarla yorumlarında zorunlu olarak, alıcıya endeksli olması gerekecektir.

Bu hükmün özellikle konulması kanımca şu maksada dayalıdır: Alıcı, küçük harflerden oluşan sözleşme metinlerini alım-satım sırasında tamamen okuyamayabilir, bu anlamda alıcının olası yanılgısının müeyyidesi olan 7 günden sonra cayamama ihtimalini bertaraf etmek, diğer yandan satıcının 7 günlük makul süre sonunda sözleşmeden cayılamayacağını varsayma hakkının uzantısı olarak da ilk anda fark edilecek cayma süresi ile ilgili şartı okunabilir yazarak, sözleşmeye eklemeyi ona görev olarak vermiştir.

Bu temel düşünceden hareketle, küçük punto harflerle aldatıcı nitelik verilen sözleşmenin varlığı halinde, sözleşme bütün olarak ortadan kalkmayacak, sadece alıcıya süre sonunda dahi dönebilme imkanı yaratılmış olacaktır.

Tabidir ki, satıcı kendi kusurundan yararlanamayacak, en azından dürüstlük kuralı buna engel olacaktır.

Belirtmek ve hatırlatmak isterim ki, buradaki cayma, doktrinde kabule dilen ve BK.108' de genel tanımını bulan dönme niteliğinde olup, fesih değildir. Başka bir ifade ile, cayma ile birlikte sözleşme ilk güne doğru ve geriye etkili olarak çözülecek ve ilk gün itibariyle hükümlerini doğuracaktır.. Bu arada, alıcının varsa menfi zararlarını talep hakları da saklı bulunacaktır..

Özellikle burada dikkat edilmesi gereken nokta şu olacaktır:

Tüketiciyi koruma kanunu çerçevesinde, kapıdan satış ile mal alan alıcı, konu olayımızdaki gibi 12 puntodan küçük harflerle cayma şartı içeren sözleşme ile aldığı malı, cayma hakkını kullanmadan telef ederse, (mesela yangında yakarsa) 7 .gün geçtiği halde, telef olan malı iade etmeden de ödediği bedeli alabilecek midir?

Cevabımız; sebepsiz zenginleşme hükümlerine atıf yapan genel hüküm BK.108 dairesinde ve Bk.62 vd. icabı elde kalanın iadesi ile sözleşmenin tasfiyesi öngörüldüğünden, evet olacaktır ..

Saygılarımla..