Alıntı: Yazan muratbostan27-42 İyi günler, ben kaynak gösterebilecek kadar fikir sahibi değilim ancak yardımcı olmak adına başıma gelen bir olaydan örnek verebilirim,bir gün içerisinde bulunduğum bir servis aracının şoförüne,önümüzü kesen ticari taksi şoförü silah çekti,tehditler savurdu ve sonrasında aracına binip yoluna devam etti. Olayın akabinde ben polisi aradım şikayette bulunmak amacıyla bilgi verdim,olayı aktardım,telefondaki polis memurundan aldığım cevap şu oldu : ''Beyefendi sizin şikayetiniz geçersizdir,servis aracının şoförü şikayetçi ise bizi arasın sizin şikayetinizin bir önemi yok.''

Sayın Murat Bostan,

Başınıza gelen olay kolluk kuvvetlerinin talihsiz bir biçimde tabiri caizse sizi başlarından savması durumundan ibaret. Çünkü, tehdit TCK. 106. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin birinci fıkrasının ilk cümlesi ile ikinci fıkrasında yer alan nitelikli tehdit ( sizin durumunuzda silahla yapılan tehdit suçun nitelikli halidir) suçları takibi şikayete bağlı olmayan suçlardır. Dolayısıyla suçun mağdurunun şikayette bulunmasına gerek kalmaksızın kolluk kuvvetlerinin yahut savcılığın suçtan bir biçimde haberdar olması üzerine hazırlık ve soruşturma işlemleri başlatılır.
Daha sonrasında iddianame düzenleyip düzenlememek savcılığa kalır fakat polisin takip edip etmemeye ilişkin bir yetkisi yoktur. Sizin ihbarınız üzerine polis işlem yapmak durumundadır. Fakat, halkımızın suç tiplerini ve takip şartlarını çok net bir biçimde bilmememeleri sebebi ile bu nevi durumlarla karşılaşabiliyoruz. Talihsizlik olmuş...