Mesajı Okuyun
Old 04-06-2009, 19:17   #13
BegümC.

 
Varsayılan

Öncelikle bir ANKARA HUKUK'lu olarak şunu belirtmekten gurur duyuyorum, bir hukuk fakültesinin tarihi geçmişinin olması gerçekten büyük bir gururdur öğrencileri için.Bir gün Erdal Onar hocamızın bir dersini okulun duvarlarındaki sarmaşıkların kesilmesinin ne anlama geldiği üzerine geçirmiştik,kendisi Harvard,Yale gibi köklü okulları örnek göstererek duvarlarını sarmaşıkların sardığı okulların gururuna değinmişti.Çok değişik bir yaklaşımdı.

Ancak her şey bununla bitmez.Hukuk Fakültelerindeki klasik sistem gerçekten öğrenciyi pasifleştirip zorlamaktadır.Ancak aktif sistemi Türkiye şartlarında devlet üniversitelerinde uygulamak ne kadar mümkündür ve uygulayan fakülteler ne kadar iyi uygulamaktadır tartışılır.Bu sebeple zor da olsa Ankara Hukuk'un eğitim sistemi gerçekten iyidir,denemeye değerdir.

Hocaların özel üniversitelere ders verdiği doğrudur.Ama dersleri asistanların yürüttüğü yanlıştır.Örneğin Eşya Hukuku dersini Lale Sirmen ile beraber Şebnem Akipek hocamız verir.Her ikisi de Eşya'da üstaddır.Hele Şebnem Hoca'nın dersine girip de anlamamanız mümkün değildir.Asistanlar genellikle pratik dersleri ek ders olarak yaparlar.

ÖSSye girecek arkadaşların bence dikkat etmesi gereken önemli bir noktada Kurgusal Duruşma Yarışmalarıdır.Bilkent,Bilgi,Bahçeşehir ve Koç vakıf üniversitelerinden Ankara Hukuk ve İstanbul Hukuk devlet üniversitelerinden diğerlerine nazaran uluslararası yarışmalarda daha aktiftir.Ama malesef uluslararası derecelerimiz hayal kırıklığı yaratmaktadır.Yine de inanılmaz bir deneyimdir.

Ankara Hukuk'ta devam mecburiyeti yoktur,bu hem iyi hem kötü bir şeydir.Derslere ilgini kendi çabanla aktif tutmak zorundasıkimse senin peşinden koşturmaz.Ama sosyal hayatında kendi tasarrufundadır kimse karışamaz

Ankara Hukuk'ta ders geçmek oldukça zordur,yılda bir vize bir final var,vizeler %10 ve finaller %90 etkilidir,geçme notu da 70 dir.Kredi sınırlaması vardır,okul uzatmak çok kolaydır.

Hakimlik savcılık sınavlarında başarısı hem oransal hem nicelik olarak çok yüksektir.Öreğin 2007 yılı adli yargı hakimliği sınavlarında yazılı sınavı kazanan 485 hakim savcı adayının 147'si Ankara Hukukludur.Sınava giren 728 Ankara Hukuklunun %20si sınavı kazanmıştır.Oransal başarı bazen şaşırtıcı olabilir,bazı üniversitelerden 3 kişi sınava girer ve 3ü de kazanırsa %100 gibi bi başarı sonucu çıkar.Halbuki alınan 500 hakimin içindeki 3'tür aslında onlar.

Köklü bir okul olması sadece isminin ihtişamını getirmez beraberinde.Devletin Cumhurbaşkanları,Bakanları,milletvekilleri,valiler i vardır mezunları arasında..Kurum avukatları hakimler savcılar ve yüksek yargı hakim savcıları arasında büyük bir kesim Ankara Hukukludur.Aslında bu tercih için bir sebep olmaktan ziyade bir nevi okulu kazanıp bitiren öğrencilere kendilerinden önceki mezunların açtığı kapılardan yol gösteren bir rehber olmalıdır.

Benim en sevdiğim yönlerinden biri de seçmeli derslerinin kalitesidir.Seçmeli dersi geçmeli ders olarak görmeyip de uzmanlaşmak için fırsat olarak görenlerdenseniz,her dönem için 2 dersi 4er-5er ders arasından seçersiniz ve dayatma olmayan seçmeli dersleri olan bir okulda okumanın keyfini yaşarsınız.

Büyük bir dezavantajı da vardır ki,seçmeli derslerin yaz okulu yoktur.Ana dersler de yıllıktır.Bu sebeple okulun 1-2 ders yüzünden uzaması,alttan aldığınız 2-3 dersin üstten alamayacaklarınıza sebep olması içten değildir...
4.sınıftan adli tıp dersini alamadığı için okulu uzayanlar vardır bu okulda.(ki 1-2 kredilik bir derstir,Anayasa gibi derslerin 6-8 kredi olduğunu düşünürsek)

Böyledir işte...

Tercihlerinizde kolaylıklar diliyorum.Son bir şey olarak da hukuk fakültesini puanına göre tercih ederken aldığı öğrenci sayısını da göz önünde bulundurun.Yüksek sayıda öğrenci almasına rağmen yüksek puanda kalmayı başarabiliyorsa kayda değerdir.30 öğrenci alıp 350 puan olmasının bi önemi var mıdır tartışılır,mühim olan 400-500 öğrenci almasına rağmen 350de kalabilmesidir.Ankara Hukuk 400 öğrenci aldığında 353 puanla 150nci olarak girmiştim,1ncinin puanı 368,400ncü öğrencinin puanı ise o yıl 348di.

Bir de yüksek puan aldığınızda aklınıza bile gelmeyen üniversitelerden gelen "bizi seç bizi seç"lere kanmayın bence,o güne kadar aklınızı teğet bile geçememişse,size yatak vermiş yemek vermiş laptop vermiş para vermiş kaç yazar...
Umarım tercihlerinize katkı sağlamışımdır.