Mesajı Okuyun
Old 21-07-2015, 19:04   #3
mehmet1802

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan çalıkuşu06
Arkadaşlar merhaba,bir meslektaşımız icra dosyasından 470.000 TL çektiği halde müvekkile herhangi bir bilgi vermiyor,karşı tarafın müvekkile istirdat davası açması üzerine müvekkil böyle bir paranın çekildiğini öğreniyor,avukatı da davalar daha bitmedi diyerek müvekkile parayı çektiği tarihten 2 yıl sonra sadece 70.000 TL ödeme yapıyor. Avukata karşı açacağımız alacak davasını fazlaya ilişkin haklar saklı tutarak açabilirmiyiz,yoksa çekilen tutarı harca esas değer olarak mutlaka göstermemiz mi gerekir?

Öncelikle Yargıtay’ın içtihatlarında kabul ettiği üzere "… iş sahibinin lehine olan kararı en kısa sürede iş sahibine bildirip masraflar konusunda bilgi vermeme… (Yargıtay 13. HD, 12.02.2008, 11708/1869) , …tahsil ettiği paraları müvekkile bildirmeme…, …müvekkile ait parayı kendi adına alıp zimmete geçirmek… (Yargıtay 4. HD, 09.11.1973, 972-10609/9207) haklı azlin sebeplerindendir. Söz konusu bu durumların hepsi de müvekkil ile davalı arasındaki vekâlet ilişkisi içerisinde davalı yan tarafından gerçekleştirildiğinden müvekkilin azli haklı bir sebebe dayanmaktadır. Bu anlamda yapılacak azil haklı olmakla birlikte açılacak olan davan taraflar arasında yazılı bir sözleşme olup olmamasına göre değişecektir. Eğer taraflar arasında yazılı bir sözleşme var ise kısmi dava açılması gerekmektedir. Eğer taraflar arasında bir sözleşme yok ise belirsiz alacak davası olarak açılması gerektiği kanaatindeyim. Nitekim Avukatlık Kanunu 164.maddesi göre davalı yanın avukatlık ücreti hak edip etmediğinin eğer bir avukatlık ücreti hak etti ise bu ücretin belirlenmesi, kanun koyucu tarafından mahkeme iradesine bırakıldığından bu konuda alacak belirlenebilir nitelikte değildir. Yargıtay’ın içtihatlarında da belirlediği üzere “…alacak miktarı veya değerinin hakimin takdiri veya yasal nedenlerle indirim yapılarak belirlendiği durumlarda da alacak belirsizdir…”.

Avukatın haklı sebeple azledilmesi halinde dahi

a) Azle sebebiyet olan dava veya davalar bakımından Avukatlık Kanunu m. 174/2 hükmü çerçevesinde avukat ücret talep edemeyeceği

b) Avukatın yürüttüğü birden çok dava varsa ve avukatın hiçbir kusuru bulunmadan usulüne uygun ifa ile sona erdirdiği davalar bakımından tam ücret hakkı doğacağı

c) Avukatın yürüttüğü birden çok dava varsa ve avukatın hiçbir kusuru bulunmadan yürüttüğü, ancak diğer dava veya davalardaki davranışları nedeniyle haklı olarak azledilmesi neticesinde sonuçlandıramadığı işler için ise hakkaniyete uygun bir ücret takdir edileceği hususları da dikkate alınmalıdır.