Mesajı Okuyun
Old 21-03-2017, 23:24   #2
Hâkim-i âdil

 
Varsayılan

Merhabalar av.c.koc,

Ben de doktora yapan biri olarak başınıza gelen hadiseye üzüldüm ve sizin için bir araştırma yaptım. Nihayet tam da sizin işinize yarayacağını düşündüğüm, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca 2014 yılında verilmiş bir karara rast geldim. Karara konu olay özetle şöyle;

1- Marmara Üniversitesinde okuyan bir öğrenci 5316 sayılı Af Kanunu kapsamında, yarım kalan eğitimini tamamlamak üzere idareye başvuruyor. Ancak idare, bu kanun kapsamına girmediği gerekçesiyle öğrencinin başvurusunu reddediyor.

2- Bunun üzerine öğrenci dava açıyor ve İstanbul 5. İdare Mahkemesince haklı bulunarak idarenin işlemi iptal ediliyor.

3- Bu karar üzerine idare, yerel mahkeme kararını uygulayarak öğrencinin kaydını yapıyor ancak bu arada da yerel mahkeme kararına karşı temyiz yoluna başvuruyor.

4- Temyiz süreci devam ederken öğrenci derslerinden başarılı olarak mezun oluyor ve mezuniyet belgesi düzenleniyor.

5- Ancak mezuniyetten sonra Danıştay 8. Dairesi yerel mahkeme kararını bozarak idareyi haklı buluyor.

6- Bunun üzerine idare tarafından öğrencinin geçici mezuniyet belgesi iptal ediliyor.

7- Öğrenci bu iptal kararına karşı tekrar dava açıyor.

8- Bu sefer İstanbul 4. İdare Mahkemesi, kazanılmış hak ve hakkaniyet ilkeleri gereği davacının elde ettiği mezuniyet hakkının elinden alınamayacağına karar veriyor.

9- İdare bu kararı da temyiz ediyor ve dava tekrar Danıştay 8. Dairesinin önüne geliyor.

10- Danıştay 8. Dairesi daha önceki bozma kararına atıfta bulunarak bu sefer de İstanbul 4. İdare Mahkemesinin kararını bozuyor.

11- Ancak İstanbul 4. İdare Mahkemesi kararında ısrar ediyor ve karar bu sefer de Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun önüne geliyor.

12- Sonuç olarak, İdari Dava Daireleri Kurulu İstanbul 4. İdare Mahkemesinin kararını (oybirliği ile) haklı bularak, hakkaniyet gereği öğrencinin mezuniyet diplomasının iptal edilemeyeceğine karar veriyor.


Burada dikkat edilmesi gereken husus, öğrenci gerçekten de 5316 sayılı kanun kapsamına girmiyor. Ancak buna rağmen yerel mahkeme ve İdari Dava Daireleri Kurulu "hakkaniyet ve kazanılmış hak" ilkeleri gereği öğrenciyi haklı buluyor. Ayrıca yerel mahkeme kararını iptal eden ve fakat öğrencinin mezuniyetinden sonra gelen Danıştay 8. Dairesi kararının da yine mezuniyet iptali için haklı bir sebep olamayacağı belirtiliyor.

Sizin durum da buna çok benziyor. İnşallah bu karar işinize yarayacaktır. Öncelikle idarenin diplomanızı iptal etmesini beklemenizi, bunun üzerine de tekrar dava açarak, bahsettiğim kararı emsal göstermenizi tavsiye ederim. Zaten henüz diplomanız iptal edilmeden Anayasa Mahkemesine başvuramazsınız diye düşünüyorum. Çünkü ortada henüz bir ihlal söz konusu değil. Belki de idare, mahkeme kararına uymayacak (!) değil mi?

Diploma iptalinden sonra Anayasa Mahkemesine başvurmanız halinde ise başvurunuz yine reddedilebilir. Zira yukarıdaki gibi tekrar dava açma imkanınız var. Yani iç hukuk yollarını henüz tüketmemiş olacaksınız. Çünkü diplomanızın idare tarafından iptal edilmesi halinde yeni bir idari işlem söz konusu olacak ve yeni bir dava açmanız gerekecek.

Bunlar benim kanaatim. Elbetteki nihai karar sizin. Umarım faydasını görürsünüz.

Kararın aslını aşağıya kopyalıyorum. İyi çalışmalar.


T.C.
D A N I Ş T A Y
İdari Dava Daireleri Kurulu

Esas No : 2011/1744

Karar No : 2014/2023

Anahtar Kelimeler : Af, Mezuniyet Belgesi, Yargı Kararının Uygulanması

Özeti : Davacının Af Kanunu’ndan yararlandırılarak öğrenciliğe intibakının yapılması isteminin reddine ilişkin işleme karşı açtığı davada verilen iptal kararı üzerine Af Kanunu’ndan yararlandırılması sonrasında sınava girip başarılı olması sonucunda düzenlenen geçici mezuniyet belgesinin, söz konusu iptal kararının bozulması üzerine iptal edilmesinin, hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğu hakkında.

Temyiz Eden (Davalı): Marmara Üniversitesi Rektörlüğü
Vekili : Av. …

Karşı Taraf(Davacı) : …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 15/03/2011 günlü, E:2011/397, K:2011/456 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması, davalı idare tarafından istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : Burçin Güngör

Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeyerek gereği görüşüldü:

Dava; Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü öğrencisi iken kaydı silinen davacının, 5316 sayılı Af Kanunu’ndan yararlanma istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin İstanbul 5. İdare Mahkemesince iptal edilmesinden sonra kaydının yapılması üzerine girdiği tek ders sınavından başarılı olarak 18/07/2007 tarihi itibarıyla mezun olduğuna ilişkin olarak düzenlenen geçici mezuniyet belgesinin, söz konusu iptal kararının Danıştay Sekizinci Dairesince bozulması sebebiyle iptal edilmesine ilişkin 30/04/2008 günlü, 2008/11-3 sayılı Fakülte Yönetim Kurulu kararı ile bu karara 10/07/2008 gününde yaptığı itirazın zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 29/01/2010 günlü, E:2008/1538, K:2010/162 sayılı kararıyla; davacının kaydının açılması sonucunu doğuran yargı kararının, Danıştay 8. Dairesinin 10/03/2008 günlü, E:2006/6770, K:2008/1769 sayılı kararıyla bozulması nedeniyle geçici mezuniyet belgesinin iptaline karar verildiği anlaşılmakta ise de, davacının yargı kararına dayalı olarak öğrenimine devam ederek 18/07/2007 tarihinde geçici mezuniyet belgesi almaya hak kazandığı, aradan yaklaşık on ay geçtikten sonra bozma kararına dayanılarak, sınavlardan başarılı olmak suretiyle elde ettiği hakkın geri alınmasının hakkaniyet ilkesine aykırı olduğu, yargı kararına dayalı olarak elde edilen hakkın davacı açısından artık kazanılmış hak oluşturduğu ve geri alınamayacağı, aksi yöndeki dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle, iptaline karar verilmiştir.

Anılan karar, Danıştay Sekizinci Dairesinin 25/11/2010 günlü, E:2010/3612, K:2010/6162 sayılı kararıyla; Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğrencisi olan davacının, 1999 yılında okulla ilişiğinin kesildiği, 4584 sayılı Af Kanunu’ndan yararlandırılarak, başarısız olduğu derslere devam ve sınav hakkının tanındığı, 9 dersten başarılı olmasına rağmen tek dersten başarısız olduğu, 5316 sayılı Af Kanunu’ndan yararlanmak için 11/04/2005 tarihinde yaptığı başvurunun reddedildiği, bu ret işleminin iptali istemiyle açtığı davada İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 12/10/2006 günlü, E:2005/2076; K:2006/2382 sayılı kararıyla işlemin iptaline karar verildiği, bu iptal kararı üzerine 5316 sayılı Kanun’dan yararlandırıldığı, kalan dersinden başarılı olarak mezun olduğu ve 18/07/2007 tarihinde geçici mezuniyet belgesi düzenlendiği; davacının 5316 sayılı Kanun’dan yararlanmasını sağlayan, bir başka ifadeyle eğitimine devam ederek geçici mezuniyet belgesinin düzenlenmesine temel teşkil eden İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 12/10/2006 günlü, E:2005/2076, K:2006/2382 sayılı iptal kararı Dairelerinin 10/03/2008 günlü, E:2006/6770, K:2008/1769 sayılı kararıyla, "davacının 5316 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihte 4584 sayılı Af Kanunu’ndan yararlandırılarak girdiği sınavlarda başarısız olması ve öğrenciliğe intibakının yapılmaması nedeniyle 5316 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmasının mümkün olmadığı" gerekçesine yer verilerek bozulduğu; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2. maddesi ile 138. maddesinin son fıkrası ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 52. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, yargı kararlarının idareler tarafından değiştirilmeden ve gecikmeden uygulanacağının ve temyiz aşamasında verilen bozma kararının mahkeme tarafından verilen kararın yürütülmesini durduracağının açık olduğu; bu bağlamda, yükseköğretim kurumuyla ilişiğinin kesildiği tarih dikkate alınarak 5316 sayılı Kanun’dan yararlanması mümkün olmayan davacının, hukuka açıkça aykırı olarak 5316 sayılı Kanun’dan yararlandırılmasını ve dolayısıyla mezun olmasını sağlayan iptal kararının Daireleri tarafından bozulması üzerine geçici mezuniyet belgesinin iptal edilmesine ilişkin olarak tesis edilen işlemin, davalı idarenin Anayasanın emredici hükmünün bir gereği olarak yargı kararını uygulaması niteliğinde olduğu; bu duruma göre, davacının yükseköğretim kurumundan mezun olmasını sağlayan Mahkeme kararının temyiz aşamasında bozulmuş olması nedeniyle, davacının hukuka aykırı olarak elde ettiği sınav hakları ile mezun olması sonucu düzenlenen ve bozma kararı ile dayanaksız kaldığı açık olan geçici mezuniyet belgesinin iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemi iptal eden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş ise de, İdare Mahkemesince, bozma kararına uyulmayarak, dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

Davalı idare, İstanbul 4. İdare Mahkemesince verilen ısrar kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2.maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti olduğu belirtilmiş;138. maddesinin son fıkrasında da, yasama, yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda oldukları, bu organlar ve idarenin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Dava dosyasının incelenmesinden; Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğrencisi olan davacının, 1999 yılında okulla ilişiğinin kesildiği, 2000 yılında çıkarılan 4584 sayılı Af Kanunu’ndan yararlandırılarak, başarısız olduğu derslere devam ve sınav hakkı tanındığı, 10 adet dersin 9'undan başarılı olmasına rağmen tek dersten başarısız olduğundan 2001 yılında ilişiğinin kesildiği; 2005 yılında çıkarılan 5316 sayılı Af Kanunu’ndan yararlanmak için 11/04/2005 gününde yaptığı başvurunun, 4584 sayılı Af Kanunu’ndan yararlanmak istediği dönemde girdiği sınavların tamamından başarılı olamadığı için öğrenciliğe intibakının yapılamadığı, dolayısıyla 1999 yılı itibarıyla öğrenciliğinin sona ermiş durumda olduğu, 5316 sayılı Af Kanunu ise, 28/06/2000-18/03/2005 tarihleri arasında ilişiği kesilmiş olanları kapsamına aldığından, davacının bu Kanundan yararlandırılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle reddedildiği; davacının bu işleme karşı açtığı davada, İstanbul 5. İdare Mahkemesince 19/01/2006 tarihinde yürütmenin durdurulması kararı verildiği, bu karar üzerine Af Kanunu’ndan yararlandırılarak 26/04/2006 tarihinde kaydının açıldığı, Mahkemenin yürütmenin durdurulması kararının Bölge İdare Mahkemesince 17/05/2006 kaldırılması üzerine kaydının tekrar silindiği, İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 12/10/2006 günlü, E:2005/2076, K:2006/2382 sayılı kararıyla, davacının 4584 sayılı Kanun’dan yararlanarak sınava girmekle öğrencilik statüsü kazandığından, 5316 sayılı Kanunda öngörülen 28/06/2000-18/03/2005 tarihleri arasında ilişiği kesilmiş öğrenciler kapsamında değerlendirilerek anılan Kanun’dan yararlandırılması gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptal edildiği; bunun üzerine davacının 13/12/2006 tarihinde kaydının açıldığı, daha önce başarısız olduğu dersten başarılı olduğu ve 18/07/2007 tarihi itibarıyla mezun olduğuna ilişkin geçici mezuniyet belgesinin düzenlendiği; daha sonra, İstanbul 5. İdare Mahkemesinin iptal kararının, Danıştay Sekizinci Dairesinin 10/03/2008 günlü, E:2006/6770, K:2008/1769 sayılı kararıyla, 4584 sayılı Kanun’dan yararlanma istemi kabul edilen davacının, Kanun uyarınca kendisine verilen sınavlara girip başarısız olduğunun açık olduğu, Kanunda, öğrencilerin ancak bu sınavlarda başarılı olmaları halinde öğrenciliğe intibaklarının yapılacağı belirtildiğinden, bu derslerden girdiği sınavda başarısız olan ve bu nedenle de öğrencilik hakkı kazanamayan davacının, 5316 sayılı Kanun’un tanıdığı haklardan yararlandırılmaması yönünde tesis edilen işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle bozulduğu; bunun üzerine, dava konusu 30/04/2008 günlü, 2008/11-3 sayılı Fakülte Yönetim Kurulu kararıyla, söz konusu bozma kararı nedeniyle, mezuniyetine esas olan Reel Analiz dersinin sınav ve sınav sonucu ile geçici mezuniyet belgesinin kesin karar verilinceye kadar iptaline karar verildiği; İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 28/10/2008 günlü, E:2008/1276, K:2008/1842 sayılı kararıyla da anılan bozma kararına uyularak davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlıkta, davacının, daha önce başarısız olduğu dersten, İstanbul 5. İdare Mahkemesinin iptal kararının davalı idarece uygulanması sonucu sınava girip başarılı olmak suretiyle mezun olmaya hak kazanmış olması nedeniyle geçici mezuniyet belgesi düzenlendiği görülmekte olup, sınava girip başarılı olmak suretiyle aldığı mezuniyet belgesinin, söz konusu iptal kararının bozulduğundan bahisle iptal edilmesinin hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle; davalı idarenin temyiz isteminin reddine, İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 15/03/2011 günlü, E:2011/397, K:2011/456 sayılı kararının yukarıda yapılan açıklama ile onanmasına, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/05/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.