Mesajı Okuyun
Old 18-06-2013, 12:39   #8
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Baris.Ozkan
İş güvenliği kapsamında çalışan, 9 aylık kıdemi olan işçinin, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle açtığı işe iade davasında, çalışamadığı günler için İş Kanunu Madde 21/3 uyarınca 4 ayılık ücretinin ödenmesine karar verilmiştir.İşe iade kararı sonrası işveren başvuran işçinin, iade talebi kabul edilmemiş ve işe başlayamamıştır.İşçinin fesihten önce var olan 9 aylık kıdem süresine, boşta kaldığı süre için ödenen 4 aylık ücretin süre olarak eklenmesi ve bunun neticesinde 1 yıllık kıdem şartını sağlayan işçinin kıdem tazminatı almaya hak kazanması mümkün olabilir mi?Saygılarımla

9.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/2277
Karar: 2005/32778
Karar Tarihi: 10.10.2005

Dava: Davacı, kıdem tazminatı ile teşvik priminin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: 1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Mahkemece davacının kesinleşmiş iade kararına rağmen işe başlatılmaması sebebiyle çalışılmayan 4 aylık süreye ilişkin olarak, fark kıdem tazminatı ve boşta geçen süre için aya isabet eden kıdemli işçilik alacağı "işe iade sürecindeki dört aylık kıdemden sayılmayacağı, teşvik priminin niteliği gereği fiili çalışma gerektirdiği" gerekçesi ile reddedilmiştir.
Feshin geçersiz olduğunun tespiti, aynı zamanda işverenin sözleşme gereği işçiyi çalıştırma yükümlülüğü bulunduğunun tespitidir. Ancak yasa, işverene seçimlik hak tanıyarak, işçiyi çalıştırma veya maktu bir tazminat ödeyerek sözleşmeyi sona erdirme olanağı tanımaktadır. Hakimin, feshin baştan itibaren geçersiz olduğunu, diğer deyimle feshin hüküm ve sonuç doğurmadığını tespiti ile aynı zamanda, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin devam ettiği saptanmış bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununun 21. maddesi, geçersiz nedenle yapılan feshin sonuçları arasında, kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödeneceğini hükme bağlamaktadır. Kanunda tazminat değil, işçinin çalıştırılmadığı süre içinde doğmuş bulunan ücret alacağının ödeneceğine ilişkin kural da, taraflar arasındaki sözleşmenin devam ettiğine işaret etmektedir. Feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar vermekle iş sözleşmesinin kesintisiz devam ettiği ve işe başlatmama halinde feshin bu tarihte gerçekleştiği kabul edilmelidir. Ancak yasanın düzenlemesi gereği bu sürenin 4 aya kadar ücret ve diğer yasal hakların ödenmesine karar verilen süre; ihbar, kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin ve kıdemli işçiliği teşvik prim alacağının hesabında nazara alınması gerekmektedir. Bu hukuki düzenleme karşısında boşta geçen 4 aylık sürenin kıdem tazminatına esas süreden ve kıdemli işçiliğe teşvik prim alacağına sayılması gerekir. Mahkemece yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. Bilirkişinin bu konudaki hesap raporu bir değerlendirmeye tabi tutularak, boşta geçen süre olan 4 ay için fark kıdem tazminatı ve kıdemli işçiliği teşvik prim alacağına karar verilmelidir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.10.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.
 
Kolay gelsin