Mesajı Okuyun
Old 05-11-2008, 19:17   #2
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/4327

K. 2005/4177

T. 25.4.2005

• İHTİYATİ HACİZ KARARINA İTİRAZ ( İtiraz Sebeplerinin Sınırlı Olup Şekli Nitelikte Olduğu - İmza İtirazı ve Ödeme Yasağı Gerekçesiyle İhtiyati Haczin Kaldırılmasına Karar Verilmesinin Yasaya Aykırı Olduğu )

• ÖDEME YASAĞI KONULMASI ( Çekin Çek Vasfını Ortadan Kaldırmayacağı - İhtiyati Haczin Kaldırılması )

• ÇEKTE İMZA ( Keşideciye Ait Olup Olmadığına İlişkin İncelemenin Menfi tespit Davasının Konusu Olduğu - Çekteki İmzaya İtiraz Nedeniyle İhtiyati Haczin Kaldırılmasına Karar Verilmesinin Yasaya Aykırı Olduğu )

2004/m. 265

6762/m. 711

ÖZET : İİK.nun 265 inci maddesinde ihtiyati haciz kararına itirazın koşulları açıkça hükme bağlanmıştır. Anılan maddede, borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edebileceği düzenlenmiştir. Bu itiraz sebepleri, sınırlı olup, şekli niteliktedir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 7. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 10.02.2005 tarih ve 2005/42-2005/42 D.İş sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi karşı taraf ( alacaklı )vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : İhtiyati hacze itiraz eden Selim Demir vekili, müvekkili aleyhine 21.12.2004 keşide tarihli ve 120.000.000.000 TL bedelli çekten dolayı ihtiyati haciz kararı verildiğini, anılan çekin çalıntı olduğunu, zaten ödemeden men yasağı kaşesinin vurulduğunu, imzanın müvekkiline ait bulunmadığını, diğer itiraz edenler vekili ise, keşideci ile müvekkillerinin ticari ilişkisinin olduğunu, bu çekin teminat çeki olarak düzenlenip verildiğini, müvekkillerinden Aslıhan Hastaoğlu'nun eczanesinden çalındığını, ihtiyati haciz talep eden ve ciranta Sabri Arunkal ile hiçbir ticari ilişkisinin olmadığını ileri sürerek, ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Alacaklı vekili, istemin reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, keşideci itiraz eden Selim Demir'in dosyaya sunulan belgelerdeki imzaları ile çekteki imzası arasında bariz fark bulunduğu, hacze konu çeke ilişkin ödemeden men yasağı talimatı verdiği, ilerde telafisi mümkün zararlar doğabileceği gerekçesiyle, itirazların kabulüne, Selim Demir, Ö.Evren Hastaoğlu ve Aslıhan Hastaoğlu hakkında verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kararı, ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir.
İstem, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ilişkindir.
İİK.nun 265 inci maddesinde ihtiyati haciz kararına itirazın koşulları açıkça hükme bağlanmıştır. Anılan maddede, borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edebileceği düzenlenmiştir. Bu itiraz sebepleri, sınırlı olup, şekli niteliktedir. Somut olayda ise, ihtiyati hacze konu çekteki imzanın keşideciye ait olup olmadığı yönde şüphe bulunduğu, ödemeden men yasağı talimatı verildiği, ilerde telafisi mümkün zararlar doğabileceği gerekçesiyle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Ancak, bahse konu çekin süresinde ibraz edildiği anlaşılmış olup, ödemeden men yasağı verilmesi çekin çek vasfını ortadan kaldırmamaktadır. Öte yandan, çekteki imzanın keşideciye ait olup olmadığı açılması muhtemel menfi tespit davasının konusunu oluşturabilecektir. O halde mahkemece, İİK.nun 265 inci maddesinde sayılan itiraz sebepleri değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın, ihtiyati haciz talep eden yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.04.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.