Mesajı Okuyun
Old 19-09-2011, 13:24   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avcetin
Sayın meslektaşlarım, öncelikle herkese iyi günler diliyorum.

Müvekkilin sıfır km aldığı aracın boyalı çıkmasından ötürü tüketici mahkemesine başvurarak aracın değişimi ya da bedelinin iadesini talep etmiştik. Dava halen derdest ve bilirkişi raporu da lehimize geldi,ki önümüzdeki celse davanın karara çıkmasını bekliyorduk. Tam da bu aşamada, müvekkil davalı şirket ile protokol imzalamış ve sulh olduklarını belirterek dosyaya davadan feragat ettiğini bildiren dilekçesini sunmuş. Bu protokolde taraflar birbirinden hiçbir masraf veya vekalet ücreti talep etmemişler. Bununla berbaer davalı taraf, müvekkile bir miktar para ve 2 kereliğine ücretsiz bakım hakkı vermiş.

Ben, müvekkilimle aramdaki ücret sözleşmesi gereği ondan ücretimi aldım. Ancak merak ettiğim ve bu forumda cevabını bulamadığım konu karşı vekalet ücreti ile ilgili.

Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesi gereğince bu ücretten hem müvekkilin hem de davalı tarafın müteselsilen sorumlu olduklarını biliyorum. Ancak ayrı bir hukuki işleme gerek kalmadan tüketici mahkemesinde devam eden davada, tarafıma vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmez mi?Zira haklılığımız bilirkişi raporu ile de sabit ve taraflar sulh olarak davadan feragat ediyorlar.

İkinci sorum ise, gerek bu mahkemede gerekse ayrı bir dava ile karşı vekalet ücretini talep ettiğimde hükmolunacak vekalet ücreti neye göre belirlenecek. Şüphesiz ki ben dava açtığım miktara (araç bedeline) göre bunun belirlenmesini isterim Ancak taraflar, bu bedele göre çok düşük bir miktara sulh olmuşlar. Ve bu miktar göz önüne alınarak karşı vekalet ücretine hükmolunursa, haksızlığa uğrayacağım kanaatindeyim.

Zaman ayıran herkese çok teşekkür ederim. Saygılarımla..

Müvekkiliniz ile davalının sulh olduğu rakamın önemi yoktur. Açtığınız davada hak edeceğiniz "karşı vekalet ücretini" ikisinden de (hemen) müşterek ve müteselsilen talep edebilirsiniz.