Mesajı Okuyun
Old 13-10-2017, 17:08   #6
concardia

 
Varsayılan

Epey eski tarihli bir konu olmasına rağmen bulmuş olduğum kararlar çerçevesinde ekleme yapmak istedim. Şöyle ki;

Aynı eyleme yönelik açılmış bir soruşturma neticesinde ceza verilmesi veya ceza verilmeyerek işlem tesis edilmemesi halinde, aynı konuya yönelik ikinci bir ceza verilemeyeceği ve idari soruşturma başlatılamayacağı İdare Hukukunun temel karinelerindendir. Şöyle ki;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin 4. fıkrasında “Özel kanunların disiplin suçları ve cezalarına ilişkin hükümleri saklıdır.” hükmü düzenlenmiştir. Bilindiği üzere ceza ilkelerine ilişkin TCK ve CMK hükümleri kıyasen uygulanmaktadır.
Buradan yapılan atıfla 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa bakıldığında, Kanun’un 172. maddesinin 2. fıkrasında “Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildikten sonra kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak yeni delil elde edilmedikçe ve bu hususta sulh ceza hâkimliğince bir karar verilmedikçe, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz.” hükmünün düzenlendiği görülmektedir.
Yine Ceza Hukukunun evrensel ilkelerinden olan ‘Ne Bis In Idem” ilkesi Ceza hukuku ve ceza yargılaması hukuku alanında benimsenmiş olan bu prensip, aynı fiil nedeniyle faile bir ceza verilmesi demek olup, Ceza Hukukunun temel ilkesidir. Bu kapsamda 5271 sayılı CMK’nun 223 maddesinin 7. fıkrasında “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Yine 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun’un 5. Maddesi ile “Cumhuriyet başsavcılıkları ile izin vermeye yetkili merciler ihbar ve şikayetler konusunda daha önce sonuçlandırılmış bir ön inceleme olması halinde müracaatı işleme koymazlar.” Hükmü düzenlenmiştir.
Bu konuda Danıştay 12. Daire’nin 2008/1919 E. 2008/3714 K. sayılı kararı ile “Danıştayca da kabul edildiği üzere, ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde kesinleşen disiplin cezaları, disiplin cezalarını veren idari merciler yönünden bağlayıcı ve kesin nitelikte olup, idari mercilerin vermiş oldukları disiplin cezalarını geri almaları, verdikleri disiplin cezası yerine başka bir disiplin cezası verme yoluna gitmeleri kural olarak olanaksızdır… Bu durumda, davacıya verilen kınama cezasının Adalet Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunca yok sayılarak yerine farklı bir ceza tayininin hukuken mümkün bulunmaması karşısında, davacının kınama cezasıyla cezalandırılması üzerine zamanaşımı süresi içerisinde aynı eylem nedeniyle yeniden farklı bir cezayla cezalandırılmasına yönelik olarak 27.3.2006 günlü Adalet Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.” kararı verilmiştir.
Yine aynı eyleme yönelik olarak farklı zamanlarda yapılan iki ayrı soruşturmaya ilişkin olarak Danıştay 12. Daire’nin 2002/4822 E. 2005/2793 K. sayısı ile vermiş olduğu kararda; “aynı dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda önerilen disiplin cezasının uyarma cezasından çok daha ağır olan kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına çevrildiği, bu haliyle hakkında yapılan soruşturmanın usule uygun olduğundan söz etmeye olanak bulunmadığından davacıya disiplin cezası verilmesinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir. İptale yönelik verilen ……… kararın temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına” karar verilmiştir.
Yine benzer bir karar da Danıştay 12. Daire’nin 2011/309 E. 2015/5751 K. sayılı kararı ile verilmiştir. Karara göre; “…disiplin hukukunun aynı fiil nedeniyle birden fazla disiplin cezası verilemeyeceğine dair yerleşik ve bilinen ilkesi karşısında, dairemizin bozma kararı sonrası anılan davanın sonucu takip edilerek buna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.”
Görüldüğü üzere temel ceza hukuka dair ilkelerin kıyasen uygulandığı Disiplin Hukukunda aynı eyleme yönelik birden fazla soruşturma açılamayacağı gibi birden fazla cezanın verilmesi de mümkün olamayacaktır.