Mesajı Okuyun
Old 17-04-2010, 21:58   #5
Executive Director

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ayse E.
benımde bıldıgım kadarı ile icra mudurlerını reddetmek hakkı yasada yok...ıcra mudurunun ıslemlerıne karsı sıkayet hakkı tanınmıs...ayrıca buna ılaveten IIK da memurun yapamayacagı ıslemler sayılmıs...ıcra muduru kendısının veya yakının ılgısı bulunan ıslemlerı yapamaz veya kendısı ıle akıt yapamaz vs...bunlarla ılgılı sıkayet edılebılınır ama red edılemez kanımca...ıyı calısmalar...


Aynı kanıdayım... Aksi halde yasa koyucu aşağıdaki maddelere icra memurunun reddini de koyardı.

İŞ GÖRMEKTEN MEMNUİYET :
Madde 10 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/6 md.)
İcra ve iflas işlerine bakan memur ve müstahdemler
1. Kendisinin,
2. Karı veya kocasının, nişanlısının yahut kan ve sıhri usul ve füruunun veya üçüncü derece dahil olmak üzere bu dereceye kadar olan kan ve sıhri civar hısımlarının,
3. Kanuni mümessili veya vekili yahut müstahdemi bulunduğu bir şahsın,
Menfaati olan işleri göremeyip derhal icra mahkemesine haber vermeye mecburdur. İcra mahkemesi müracaatı yerinde görürse o işi diğer bir memura, bulunmıyan yerlerde katiplerinden birine verir. *1*
İCRA MAHKEMESİ HAKİMİNİN REDDİ
Madde 10/a - (Ek madde: 18/02/1965 - 538/7 md.;Değişik madde: 02/03/2005-5311 S.K./1.mad)
İcra mahkemesi hâkimi reddedildiği takdirde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundaki hükümler uygulanır. Ret talebinde bulunan, dilekçesinde ret sebeplerini delilleri ile birlikte bildirmek zorundadır.
Ret talebinin reddi hakkındaki karara karşı istinaf yoluna başvurulması, hâkimin işe bakıp karar vermesine engel değildir. Ret talebinin reddi hakkındaki kararın kaldırılması hâlinde reddedilen hâkimin verdiği karar yerine getirilmez. Bu durumda dosya, bölge adliye mahkemesince icra mahkemesinin başka bir dairesine, o yerde icra mahkemesinin başka bir dairesi yoksa en yakın icra mahkemesine gönderilir. 40 ıncı madde hükümleri kıyas yoluyla uygulanır.
MEMNU İŞLER :
Madde 11 - Tetkik vazifesini gören hakimler ve icra ve iflas memur ve müstahdemleri, dairelerince takip edilmekte olan bir alacak veya satılmakta bulunan bir şey hakkında kiminle olursa olsun kendileri veya başkaları hesaplarına bir akit yapamazlar. Yaparlarsa hükümsüzdür.