Mesajı Okuyun
Old 03-11-2006, 16:06   #86
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Britanyalı Birader

02/11/2006
Britanyalı Birader iş başında

Türkiye'de sokaklara, okullara, üniversitelere ve çeşitli kurumlara yerleştirilerek, günlük hayatımıza ve özel alana nüfuz eden 'Mobese' kameralarının yaygınlaşan varlığı tartışılırken, George Orwell'in ünlü romanı '1984' İngiltere'de gerçek oluyor. İngiltere'de yayımlanan bir çalışmanın sonuçları oldukça çarpıcı. Buna göre İngiltere vatandaşlarını gizlice en fazla izleyen ülke.

'TERÖRLE SAVAŞ' FİNANSMAN
Çalışmada, sokakları, binaları, telefonları kısacası İngilizlerin her yanını saran gizli izlemenin inanılmaz boyutlara ulaştığına dikkat çekilerek 'terörle savaş' finansmanıyla mahremiyeti ortadan kaldırarak herkesin potansiyel suçlu olarak görülmesine neden olduğu belirtiliyor. Raporda, ülkenin, milyonlarca yaşamın rutin bir biçimde izlendiği ve beşikten mezara kadar takip edildiği bir Büyük Birader ülkesine dönüştüğü uyarısında bulunuluyor.

Hükümete bağlı olarak çalışan ve vatandaşların mahremiyeti ile ilgili ilkelerin ihlal edilip edilmediğini denetleyen Enformasyon Komisyonu'nun üyesi Richard Thomas, İngiltere'de hem devlet hem de dev şirketler tarafından vatandaşlar hakkında milyonlarca bilginin alındığını ve veri tabanlarında depolandığını belirtti. Komisyon tarafından yapılan araştırma, gelecek 10 yılda, bu gizli izleme hükümetin 'terörle savaşı' gerekçe göstermesiyle ülkenin her yerini kaplayacağını öngörüyor. Raporda, "CCTV (kapalı devre televizyon sistemi) kameraları, biyo-metrik veritabanları ve izleme teknolojilerinden oluşan kombinasyon, aslında İngiltere ve ABD'nin terörle savaşıyla finanse edilen çok daha geniş bir incelemenin bir parçası olarak görülebilir. Aynı mekan ve zamanda milyonlarca insanın hareketleri birbirlerine bağlanmış 'akıllı' sistemlerin kullanımı ile izlenebilir" deniliyor.

Rapor, Londra'da dün düzenlenen uluslararası mahremiyet konulu bir konferans öncesinde yayımlandı ve İngiltere'nin demokratik ülkeler arasında vatandaşlarını en çok izleyen ve casusluk yapan ülke konumunda olduğunu ortaya koyuyor. İngiltere'nin vatandaşlarını izlediğini ortaya koyan 140 sayfalık rapor, akademisyenler ve uzmanlardan oluşan İzleme Çalışmaları Ağı tarafından hazırlandı. Rapor, gizlice izlenen bir toplumu, teknolojinin yaygın ve rutin olarak insanların eylemlerini hareketlerini kayıt etmek ve izlemek üzere kullandıl-dığı bir toplum olara tarif ediyor. Bu, sistematik bir izmeyi ve yolculukların ve kamu hizmetlerinin kaydedilmesini, otomatik CCTV kameraları kullanımını, alışveriş alışkanlıklarının ve finansal hareketlererin analizini içeriyor. Çalışmaya göre gelecek yıllarda izleme çok daha fazla yaygınlaşacak ve daha da görünmez bir hal alacak ve sıradan insanlar asla izlendiklerini farkedeme-yecek. Thomas, iki yıl önce sarfettiği 'birbirini gizlice izleyen bir topluma doğru uyurgezer bir şekilde ilerlediğimiz' yönündeki sözlerinin gerçek olmaya başladığını belirtti. Thomas, "Bugün, artık gizlice izleme her yanımızı sardı. İzleme faaliyetleri kasıtlı kullanılabiliyor ve bundan çıkar sağlanıyor" diye konuştu.

'GÜVENSİZLİK ORTAMI YARATIR'
Thomas, ne kadar çok bilgi toplanırsa o kadar fazla özel alana girildiğini ve bunun da insanların yaşamlarına doğrudan etkisi olan birtakım kararlara tesiri olduğunu belirtiyor. "Ciddi sonuçlar doğman hatalar kolaylıkla yapılabilir. Yanlış eşleştirmeler ve kimlikle ilgili yapılan hatalar, yanlış gerçekler veya sonuç çıkarmalara götürebilir, şüphelerin gerçek gibi algılanmasına neden olabilir ve güvenlik ihlallerine yol açabilir" diyen Thomas, "Çizginin nerede çizileceği yönündeki tartışma yaratmak gerekiyor" ifadesini kullandı.

Thomas, sorunun sadece sokaklar ve diğer yerlerde kameralarca izlenmek olmadığını belirterek, "Cep telefonunu, kredi kartımızı her kullandığımızda, her internete girişimizde, elektronik alışveriş yaptığımızda, otomobilimizi her kullandığımızda hakkımızda daha çok bilgi toplanıyor" dedi. Thomas, dizginsiz ve aşırı bilgi toplamanın toplumda güvensizlik ortamı yaratacağı uyarısında bulundu. Devletin özel alana aşırı nüfuzu son birkaç gündür şiddetli tartışmalara konu oluyor. Önceki gün, hükümet, 2010 yılındaki insanlara ilk kez gelirlerinin ve cinsel tercihlerinin sorulacağı gelecek nüfus sayımı uygulaması ile ilgili olarak büyük bir tepkiyle karşılaştı. Dış Haberler

» Göz hapsinin inanılmaz boyutları
■ İngiltere'nin DNA veritabanı yaklaşık 3,5 milyon insana ait örneği kapsıyor.

■ İngiltere genelinde 4,2 milyon CCTV (kapalı devre televizyon sistemi) kamerası var. Bu her 14 kişiye bir kamera düşmesi anlamına geliyor.

■ 2002'den bu yana İngiltere'de işe giriş için 8 milyondan fazla suç kaydı kontrolü yapıldı.

■ Yollardaki araç plakları okuyucularının sayışınım 2008'e kadar 50 milyona çıkarılması planlanıyor.

■ İngiltere'de yaklaşık 216 şirket ortak bir bilgi paylaşımı anlaşması yaptı. Bu ortak veritabanı 26 milyon kişinin bilgilerini içeriyor.

■ Parmak izi veritabanı 6 milyon.

■ Bir İngiliz her gün 300'den fazla kameraya yakalanabilir.

■ 2002 yılı sonu itibariyle kamu düzenini sağlayan kurumlar, cep telefonu operatörlerine 400 binden fazla bilgi alma başvurusu gerçekleştirdi.

■ Nisan 2005'te yaklaşık 631 yetiştkin ve 5 bin 751 çocuk elektronik ortamda fişlendi.

» Kullanılan temel izleme teknikleri
■ Binaları, alışveriş mağazalarının yoğun olduğu caddeleri ve yerleşim alanlarının video kameralar aracılığıyla izlenmesi. Otomatik sistemler, yüzleri ve araç plaka numaralarını tanıyabiliyor.

■ Tüketim alışkanlıkları yazılım prog-ramlarınca şirketlere satılıyor.

■ Elektronik izleme araçları şartlı tahliye ile salınan suçluları izlemek için kullanılıyor.

■ Polis tarafından yakalanan herkesin sonradan serbest kalsa dahi DNA örneği alınarak veritabanına konuluyor.

■ Yurt dışı seyahatleri bilgisi saklanıyor.

■ Okullara yerleştirilen akıllı kartları ile çocukların nerede olduklarını, ne yediklerini hangi kitapları taşıdıkları belirleniyor.

■ Telefon görüşmeleri, e-postalar ve in-ternektkullanımınde geçen bazı kelimeler veya parçalar İngiliz ve ABD istihbarat örgütlerince ayıklanabiliyor. İngiliz hükümeti, yeni bir sistem üzerinde çalışıyor. Bu sistem parmak izi ve iris taramalarını barındıran biyometrik sistemli kimlikleri kapsıyor. Tüm bunların yanı sıra polis teşkilatı, suç oranının yüksek olduğu yerlerde ordunun kullandığı türden casus uçakları kullanmayı planlıyor.

http://www.birgun.net/index.php?sayf...442#haber_basi