Mesajı Okuyun
Old 22-09-2012, 18:54   #6
alphukuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Yücel Kocabaş
1. Erken tahliyenin hukuki sonuçları aşağıdaki kararda anlatılmıştır. Kiracı ortada haklı bir neden bulunduğunu ispat edemediği sürece , kira dönemi sonu ile sınırlı olmak üzere kiralananın yeniden kiraya verildiği tarihe kadarki kira parası ile sorumludur. Kiralayanın da yeniden kiraya vermek yönünden çaba göstermesi gerekir.

2. Sözleşmede kiracıya tek yönlü fesih imkanı tanınmışsa ihtarnameya değer verilir. Aksi halde ihtarnamenin sorumluluğu kaldırmayacağı kanısındayım.

3. Verilen bonolar için menfi tespit davası açılabilir.

Saygılarımla.

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 1999/10103

K. 2000/275

T. 27.1.2000

KİRACININ TAŞINMAZI ERKEN TAHLİYESİ ( Kiracının Sorumlu Olduğu Kira Parası Miktarı - Kiralayanın Taşınmazı Tekrar Kiraya Vermek İçin Çaba Sarfetmesi Mecburiyeti )

• ERKEN TAHLİYE ( Kiracının Tahliyeden Sonraki Dönemin Kira Parasından Mesuliyetinin Şartları )

• TAHLİYE NEDENİYLE KİRA AKDİNİN SONA ERMESİ ( Taşınmazı Erken Tahliye Eden Kiracının Tahliyeden Sonraki Kira Bedelinden Sorumluluğunun Şartları )



ÖZET : Kiracının kira süresi dolmadan taşınmazı tahliye etmiş olması halinde kiracı, tahliye tarihine kadarki kira parasıyla birlikte tahliyeden sonra taşınmazın yeniden kiraya verildiği tarihe kadar geçen süreye ait kira parasından da sorumludur. Ne varki; Borçlar Kanunun 98/2. maddesi delaletiyle aynı kanunun 44.maddesi hükmü uyarınca kiralayan da, kiralananın tahliyesinden sonra, aynı koşullarla kiralananın kiraya verilebilmesi için kendisinden beklenen çabayı sarfetmesi ve böylece davalı kiracının zararının artmasına neden olmaması gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki iptal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşunup düşünüldü.
KARAR : Davacı, maliki olduğu taşınmazda davalının 1.4.1997 tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, sözleşme ile kira bedelinin yıllık peşin olarak ödeneceği kararlaştırıldığı halde, davalının kira bedeline karşılık ancak 500.000.000 TL ödediğini, bakiye kira bedelinin tahsili için giriştiği icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının % 40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkum edilmesini istemiştir.
Davalı, davacıya ait taşınmazın 1.4.1995 tarihli kira sözleşmesi ile kiralandığını ve 12.9.1997 tarihinde tahliye edildiğini, takibe konu 1.4.1997 tarihli kira sözleşmesi altındaki imzanın şirket yetkililerine ait olmadığını, tahliyeden sonraki aylara ait kira bedelinin talep edilemeyeceğini bildirerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, itirazın iptali ile takibin devamına, 667.800.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Hükme esas alınan 1.4.1997 tarihli kira sözleşmesinde, kira bedelinin yıllık peşin olarak ödeneceği yazılıdır. O nedenle davacının sözleşme hükmüne uygun olarak 1 yıllık kira parasının ödetilmesi istemiyle yapmış olduğu icra takibi doğrudur. Davacı, bu takiple 1.4.1997-1.4.1998 dönemi kira parasının ödetilmesini istemiştir. Yargılamada davalı kiralananın anahtarını da teslim suretiyle 12.9.1997 tarihinde tahliye edip kiralayana iade ettiğini öne sürmüştür. Gerçekten böyle bir tahliye gerçekleşmiş ise, davalı tahliye tarihine kadar kira parasından sorumlu olacağı gibi, tahliyeden sonraki dönem içinde kira aktinin bitiminden önce haksız olarak kira sözleşmesinin sona erdirilmesine sebebiyet verdiği için kural olarak aktin bitim tarihine kadar olan kira parasından da sorumludur. Ne varki; Borçlar Kanunun 98/2. maddesi delaletiyle aynı kanunun 44.maddesi hükmü uyarınca kiralayan da, kiralananın tahliyesinden sonra, aynı koşullarla kiralananın kiraya verilebilmesi için kendisinden beklenen çabayı sarfetmesi ve böylece davalı kiracının zararının artmasına neden olmaması gerekir. Bu durumda, kiracı bu halde kiralananın tahliyesinden sonra, bu yerin normal şartlarda ve önceki kira sözleşmesi koşulları ile ne kadar süre içerisinde kiraya verilebilecek idiyse, o süre için kira parasından sorumlu tutulabilir. O nedenle, mahkemece davalının az yukarıda belirtilen savunması üzerinde durulmalı, gerçekten tahliyenin hukuken gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise hangi tarihte gerçekleştiği araştırılıp saptanmalı, tahliye gerçekleşmiş ise; tahliyeden sonra kiralananın aynı koşullarla ne kadar süre içerisinde kiraya verilebileceği belirlenmeli, tahliye tarihine kadar geçen süre ile bu yolla belirlenebilecek süre kadar davalının kira parasından sorumlu olacağı benimsenerek, bunun sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemenin açıklanan hususları gözardı ederek, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan 1.bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan kararın 2.bentte açıklanan nedenle davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.1.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.

13 HD 11.05.2004 T 2004/16643E 7205k salılı ilamı

ÖZET : Kural olarak kiracı kiralananı haklı ve kabul edilebilir bir sebep olmaksızın akit süresi içinde tek taraşı olarak feshetmesi halinde, sürenin sonuna kadarki kira parasını kiralayana ödemekle yükümlü olduğu gibi, kiralayanın da bu süre içinde her halükarda kiralananın kiralanması için kendisinden beklenen çabayı göstermesi, borçlunun zararının artmasına neden olmamalıdır. '' şeklindedir.

Buradaki kiracı yönünden haklı sebepler neler olabilir.Örneğin henüz kontrat yapılalı 1 ay olmuşken belediyenin o civarda oto galeri işletmesi için ruhsat vermiyor olması ve işletmeleri mühürlemesi kiracı yönünden erken tahliye için haklı bir sebep ve mecurun kiraya verilebileceği makul süreye tekabül eden tazminat borcundan kurtulmasına sebep olurmu?İyi çalışmalar.