Mesajı Okuyun
Old 08-08-2007, 01:47   #4
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan Katkı

T.C. YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/1042
Karar: 2003/3187
Karar Tarihi: 16.06.2003
ÖZET : 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu'nun 3/F maddesinde "Tüketici bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişi" olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre yasa hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır. Aksinin düşünülmesi halinde üst düzey teknolojiyle gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi yasa kapsamında kaldığını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarında -yasanın amacına rağmen- Tüketici Mahkemelerinde bakılması gerekeceğinin kabulü icap eder. Bundan dolayı somut olayda olduğu gibi istisna ( eser ) sözleşmelerinden doğan ilişkilerde 4077 sayılı Tüketicinin korunması hakkındaki kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir. Bu nedenle mahkemece verilen hüküm bozmayı gerektirir.


(4077 S. K. m. 3/F)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat F ile davalı vekili avukat G geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davada, yapımını davalının üstlendiği parke işlerinin sözleşmeye aykırı montajı sebebiyle reddi gereken bu esere karşılık ödenen 2.030.000.000 TL'nin iadesi istenmiş, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılan dava sonucu istem kabul edilmiştir.
4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu'nun 3/F maddesinde "Tüketici bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişi" olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre yasa hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır. Aksinin düşünülmesi halinde üst düzey teknolojiyle gerçekleştirilen eser sözleşmesi ilişkilerinin dahi yasa kapsamında kaldığını ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarında -yasanın amacına rağmen- Tüketici Mahkemelerinde bakılması gerekeceğinin kabulü icap eder. Bundan dolayı somut olayda olduğu gibi istisna ( eser ) sözleşmelerinden doğan ilişkilerde 4077 sayılı Tüketicinin korunması hakkındaki kanun hükümlerinin uygulanması hukuken olanaklı değildir.
Açıklanan bütün bu nedenlerle davaya genel hükümlere göre ve genel mahkemelerde bakılması yerine özel hükümler uyarınca Tüketici mahkemesinde bakılması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. ( Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'da 26.2.2003 gün 2003/15-127 Esas 2003/102 Karar sayılı ilamı ile aynı görüştedir. )
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 275.000.000 TL duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 16.6.2003 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************