Mesajı Okuyun
Old 05-03-2007, 22:49   #18
MUHAMMED YILDIRIM

 
Varsayılan

Sanırım yurt maceraları şu aralar çok prim yapıyor. Herhalde her yurt öğrencisinin başından böyle komik olaylar geçmiştir. Ancak iş biraz daha ciddiyete binince sanırım daha zevkli oluyor.
Oda arkadaşlarımızla birlikte geçen sene bir yaz gecesi otururken içeri çeşitli çeşitli böceklerin girip çıktığını farkettik. Bu sıra da aramızda olmayan sonradan içeri gelen bir arkadaşımıza böcekli bir şaka yapma fikrine kapıldık. Önceden içerdekileri ve yan odadakileri ayarlayıp sinsice zavallı Zaferi beklemeye başladık. Tabi bu yaratığa da bir isim de bulmak gerekiyordu bu işide ben üslendim."Ense Yiyen " Arkadaş içeri girip uzandı bu sırada diğer bir arkadaşta yatağından büyük bir böceğin cıktığını söyledi. Tabi ışıklar açıldı ve böcek aranmaya başladı odayı tam anlamıyla alt üst etmemize rağmen bulunamadı. Ortada hiçbir şey olmamasına rağmen arkadaş sokulduğu hissine kapıldı. Biz de fırsat bu fırsat diyip iyice büyüttük olayı. Arkadaş kendini o kadar kaptırmıştı ki bizim çok bişey yapmamıza gerek kalmamıştı. Sadece arada "en fazla kolunu keserler " diye teselli ediyorduk. Sonunda dayanamayıp hastaneye gitmeye karar verdi. Tabi böceği bulamadığımız için resmini çizip yanımızda götürmeye karar verdik. Ancak sevgili Ömer abi peçeteye öğle bir böcek çizdiki ben bile tanıyamadım. Hemen giyinip (yanımıza para da aldık kantin kapalıya amacımız hastaneden sigara almak) kapıya koştuk. Kapılar kapalı ne yapsak en iyisi birinci kattan atlamak. Sırayla atlayıp güvenliğe koşarken artık bunun bir şaka olduğunu unutmamız gerektiğinin farkındaydık. Gece gece kendilerine koşan beş gençten korkan güvenlik görevlilerine sorunu anlatınca şöförü kaldırıp bizi arabaya bindirdiler. Daha uykusunu alamamış zavallı şöför böceğin nasıl birşey olduğunu sorduğunda Serdar'ın cevabı "abi valla ben görmedim ama bu kadar birşeyd"i(eliyle büyük birşey belirten bir hareket yapıyor) tabi biz gülemedik allahtan yeni uyanmıştı şöför. Neyse hastaneye girince şöförü dışarda bıraktık. Hastane çalışanları çok geçmeden numaramızın farkına vardılar. Ancak onları gereksiz yere rahatsız ettiğimiz için Zafer iki iğne yemekten kurtulamadı.Sabaha karşı dörtte doğru yurda girdiğimizde işin komiği Zafer'in kolu hala ağrıyordu. Ne kadar uğraşsakta onu böceğin sokmadığına ikna edemedik.