Mesajı Okuyun
Old 26-08-2008, 18:14   #7
Av.M.Aydın Bilen

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Olcay Pehlivanlıoğlu
sayın Meslektaşım;

Umarım bu Yargıtay Kararı yol gösterici olur.

T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2000/8524

K. 2000/9891

T. 11.12.2000

• İSTİRDAT DAVASI ( Kefaletin Geçersizliği İddiası - Keşidecinin İmzası Bulunmayan Bono )

• KEFALETİN GEÇERSİZLİĞİ ( Keşidecinin İmzası Bulunmayan Bono - İstirdat Davası )

• BONODA KEFALETİN GEÇERSİZLİĞİ ( Keşidecinin İmzasının Bulunmaması )

• KEŞİDECİNİN İMZASI BULUNMAYAN BONO ( Kefaletin Geçersizliği - İstirdat Davası )

• KEFİLİN ASIL BORÇLU İLE İLGİLİ İTİRAZLARI ( Keşidecinin İmzası Bulunmayan Bono )

• BORÇTAN SORUMLULUK ( Keşidecinin İmzası Bulunmayan Bono - Kefaletin Geçersizliği )

6762/m.614, 688

818/m.143,487


ÖZET : Ortada keşidecinin imzası bulunmayan ve dolayısıyla TTK. 688 ve onu izleyen maddelerindeki unsurları içermeyen bir senet bono niteliği taşımayıp şekil itibariyle geçersiz olduğundan, aval veren kimsenin de bu hususa dayanarak istirdat davası açması mümkündür. Alacaklı banka kredi sözleşmesine dayanarak varsa alacağını isteyebileceğinden, bu yöndeki iddia ve talepleri, istirdat davasını etkilemez.

Karar İMZALARIN İSTİKLALİ İLKESİ ile çelişmiyor mu?
Şöyle ki senette sahte de olsa keşidecinin imzasını taşıması halinde keşideci açısından geçersiz senette kefil açısından geçerli iken;
keşidecinin hiç imzası olmaması durumunda yine keşideci açısından geçersiz iken bu defa kefil -aval veren açısından da geçersiz sayılması netice olarak çelişkili gözükmektedir.Kararın bu yönden irdelenmesi gerektiğini düşünen meslektaşlarımın görüşlerini aktarmalarını beklemekteyim.
Selamlar