Mesajı Okuyun
Old 01-05-2014, 09:01   #20
Av. Fatih Karakuş

 
Varsayılan

Sayın Rıza Yorulmaz;

Yazınıza istinaden şöyle bir Yargıtay kararı buldum; ancak konunun ehemmiyeti ortada olduğundan öncelikle belirtmem gereken AYM nin 2011 de kaldırdığı "ölmüş" ibaresi açılacak şimdiki davaya engel teşkil eder mi?

Yargıtay
8. Hukuk Dairesi

Esas : 2008/5005
Karar : 2008/6319
Tarih : 22.12.2008

* TAPU İPTALİ VE TESCİL
* TAPU DIŞI SATIŞIN GEÇERSİZ OLMASI
* OLAĞANÜSTÜ ZAMANAŞIMI YOLUYLA TAŞINMAZ KAZANIMI


Özet:

(4721 s. MK. m. 713)

Şeyhmus Başak ve müşterekleriyle Mehmet Yaşar ve müşterekleri aralarındaki dava hakkında Diyarbakır 1.Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 22.01.2008 tarih ve 15/14 sayılı hükmün Dairenin 10.06.2008 gün ve 1909/3147 sayılı ilamiyle kısmen onanmasına ve kısmen bozulmasına karar verilmişti. Davacılar vekiliyle davalılar vekili taraflarından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacılar Şeyhmus Başak ve Faraç Başak ve müşterekleriyle davalılar Mehmet Yaşar ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair hükmün davacılar vekili tarafından temyizi üzerine duruşmalı olarak yapılan incelenmesi sonunda asıl dava dosyasıyla ilgili hükmün onanmasına, birleşen dosyayla ilgili hükmün bozulmasına KARAR VERİLMİŞTİR. Süresinde verdikleri karar düzeltme dilekçeleriyle davacılar vekili onamaya ilişkin bölüm, davalılar vekili ise bozmaya ilişkin bölüm yönünden karar düzeltme İSTEĞİNDE BULUNMUŞLARDIR.

Mahkemenin tapulu yerin tapu dışı satışının geçersiz olduğuna ilişkin verdiği red kararının temyizi sonunda Dairenin 10.06.2008 tarih 1909/3147 esas ve karar sayılı ilamı ile, asıl dava dosyasında davacıların tapu dışı satışa dayandıkları kabul edilerek tapulu taşınmazların tapu dışı yolla satışı geçersiz olduğundan davacıların asıl dava dosyasındaki isteklerinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve hükmün asıl dava dosyasına ilişkin bölümünün onanmasına, birleşen dava dosyasında ise; dosya arasında bulunan mirasçılık belgesine göre davalıların miras bırakanı Halime Yaşar'ın 14.01.1977 tarihinde öldüğü, tapu paylarının 10.04.2003 tarihinde mirasçıları adına intikal gördüğü, intikal tarihine kadar koşullarının bulunması durumunda davacıların mülkiyeti kazanabilecekleri, buna göre mahkemenin birleşen davaya ilişkin verdiği ret kararının yerinde olmadığı, mahkemece, toplanan taraf delilleri tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre davacıların istekleri hakkında TMK.nun 713/2 nci maddesi uyarınca bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetli görülmediği açıklanarak birleşen dava dosyasıyla ilgili verilen red kararının bozulmasına KARAR VERİLMİŞTİR. Dosya muhtevasına, dava evrakıyla tutanaklar münderecatına, mahkemece, birleştirilen dosyada TMK.nun 713/2 nci maddesine de dayanıldığı gözden kaçırılarak dava reddedildiğine, hiç satış olmasa bile malik sıfatıyla zilyetliğin kurulduğu tarihten intikal tarihine kadar 20 yıldan fazla koşullarına uygun olarak tasarruf TMK.nun 713/2 nci maddesindeki yollama nedeniyle aynı maddenin 1 inci fıkrası hükmü uyarınca kazanma sağlayacağına, satışın olup olmaması veya zilyetliğin iyi niyetli olup olmamasının kazanma bakımından önemi bulunmadığına, kazanma süresi ve koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği toplanan taraf delilleri tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre davacıların istekleri hakkında TMK.nun 713/2 nci maddesi uyarınca bir karar verilmesi gerektiği halde mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın hüküm kurulduğuna göre davalılar vekilinin yerinde olmayan ve HUMK.nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,

Davacılar vekilinin karar düzeltme isteğine gelince; Asıl dava dosyasında, davacılar vekili, Mehmet Yaşar ve Sultan Yaşar'ı davalı göstererek vekil edenlerinin 264 ve 299 parseller üzerinde tapu dışı satışla başlayan tasarruf ve zilyetliklerinden bahsederek dava açmış, dava dilekçesinde davalılar murisi Halime'nin 1977 yılında öldüğünü, vekil edenlerinin 27 yıldır taşınmazların tamamında zilyet olduklarını, tapu kütüğünün malik hanesindeki tescilin gerçek maliki göstermediğini açıklamış, 21.09.2004 tarihli cevaba cevap dilekçesinde de vekil edenleri lehine MK.nun 639/2 nci maddesinde yazılı koşulların gerçekleştiğini açıklayarak iptal ve tescil İSTEĞİNDE BULUNMUŞTUR. Birleştirilen dosyada da Halime'nin tapuda paydaş bulunan diğer mirasçılarını davalı göstererek benzer açıklamalarda bulunmuş ve TMK.nun 713/1-2 nci maddeleri gereğince iptal ve TESCİL İSTEMİŞTİR. Tüm bu açıklamalar karşısında davacıların asıl dava dosyasında ve birleştirilen dava dosyasında benzer şekilde TMK.nun 713/1-2 nci maddelerine DAYANDIKLARI ANLAŞILMAKTADIR. Her ne kadar Dairenin 10.06.2008 tarihli ilamında asıl dava dosyasında da TMK.nun 713/1-2 nci maddesine dayanıldığı gözden kaçırılarak tapu dışı satışa dayanıldığı esas alınmak suretiyle onama yapılmış ise de bu durum maddi HATAYA DAYANMAKTADIR. Davacılar asıl ve birleştirilen dosyalarda da aynı şekilde TMK.nun 713/1-2 nci maddelerine dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunduklarına göre davacılar vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulüyle Dairenin 10.06.2008 tarih 1909/3147 esas ve karar sayılı ilamının onamaya ilişkin bölümünün kaldırılmasına karar verilerek davacılar vekilinin temyiz isteğinin incelenmesi sonunda;

Az yukarıda da açıklandığı üzere davacılar vekili asıl ve birleştirilen dosyalarda 264 ve 299 parsellerde 1/3 pay maliki iken 14.1.1977 tarihinde ölen davalıların miras bırakanı Halime Yaşar'a ait payın 10.4.2003 tarihinde tapuda intikal gördüğü, paylı mülkiyet şeklinde asıl ve birleştirilen dava dosyalarında davalı görünen mirasçıları adlarına tapuya tescil edildiği dikkate alındığında, harici satış olmasa dahi ölüm tarihinden itibaren malik sıfatıyla davasız aralıksız zilyet olunduğunun davacılar tarafından kanıtlanması ve Halime'nin 14.01.1977 ölüm tarihinden intikalin yapıldığı 10.04.2003 tarihine kadar TMK.nun 713/2 nci maddesinde yazılı kazanma süresi ve koşullarının davacılar lehine gerçekleşmesi halinde davalıların paylarına ait tapu kayıtlarının hukuki değerlerini kaybetmeleri ve davacıların mülkiyeti kazanma İMKANLARI BULUNMAKTADIR. Mahkemece dayanılan sebep gözden kaçırılarak tapu dışı satışın geçersiz olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen dava dosyaları yönünden verdiği red kararı açıklanan nedenlerle YERİNDE BULUNMAMAKTADIR. Mahkemece gerek asıl gerekse birleştirilen dava dosyalarında toplanan taraf delilleri tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre davacıların istekleri hakkında TMK.nun 713/2 nci maddesi uyarınca bir karar VERİLMESİ GEREKİR.

Diğer yandan birleştirilen dava dosyasında tapuda pay maliki bulunan Enver kızı İpek Yaşarla Enver kızı Melek Yaşar'a velayeten anneleri Sultan Yaşar davalı gösterilerek dava açılmış ise de dosya arasında Sultan Yaşar'ın İpek ve Melek'e velayeten vermiş olduğu vekaletname veya İpekle Melek'in yaşlarını gösterir nüfus KAYDI BULUNMAMAKTADIR. Bu nedenle öncelikle İpek ve Melek Yaşar'a ait nüfus kayıtlarının getirtilerek yaşlarının belirlenmesi, belirlenecek yaşlarına göre kendilerine tebligat yapılması veya vekaletname eksikliğinin tamamlanması hususlarının da DÜŞÜNÜLMESİ GEREKMEKTEDİR.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden kabulüyle asıl dava dosyasıyla ilgili mahkemenin red kararına ilişkin hükmün de BOZULMASINA, HUMK.nun 442 nci maddesi uyarınca takdiren 170.00 YTL para cezasının karar düzeltme isteyen davalılardan alınarak Hazineye irad kaydına, aşağıda müfredatı yazılı davalılara ait 28.90 YTL peşin harcın red harcına mahsubuna ve 14,00 YTL peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyen davacılara iadesine, 22.12.2008 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.