Mesajı Okuyun
Old 13-03-2010, 13:14   #7
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Aslında bu konu çok karışık, karışık değil de kavramlar ve harç konusu birbirinden farklı.

Mahkeme konu tapu iptal olduğu ve görev kamu düzeni ile ilgili olduğu için, davalı dava değeri olarak gösterilen bedele itiraz etmese de, yani nam-ı diğer taraflar dava değerinde uzlaşmış olsalar bile, taşınmaz değerini görev açısından tespit ettirmek zorunda. Keza, Harçlar Kanunu gereğince, harcı da davacıya tamamlatmak zorunda.

Burada davacının Hazine olması ve Hazinenin harçtan muaf olması nedeniyle gözardı etmiş olabilir, öyle olsa bile harcın en geç hükümle birlikte tamamlatılmasına karar vermeliydi, neticede davayı kaybeden davalı ödeyecek. Karar büyük olasılıkla -İncelendiği takdirde- tamamlatılmayan harç yüzünden bozulacaktır zaten.

Bunun dışında yargılama giderleri konusunun yargı harcından bağışık değerlendirildiğini biliyorum. Taraflarca itiraz edilmeyen dava dilekçesinde yazılı rakam üzerinden KTVÜ ye hükmedilecek mesela. Ancak harç keşfen saptanan değer üzerinden tamamlatılacak.

Yani aynı davada dava değeri KTVÜ bakımından -itiraza uğramadığı ve bu değer üzerinden taraflarca dava sonuna dek takip edildiği için- dilekçedeki 8.000.-TL kabul edilecek, görev ve harca değinen kısım bakımındansa dava değeri keşfen saptanan değer olacak.

Asıl soru şu; görev açısından keşif değerini baz alan Yargı, duruşmalı temyiz açısından hangisine değer vermek zorunda kalacak?

Mahkemenin kararı -Tamamlatılmayan harç dışında- doğru.

Sizin yerinizde olsam duruşma isteğimde dava değerinin keşfen saptanan değer olarak dikkate alınması gerektiği konusunu özelikle vurgular ve neticede verilecek o veya bu yönde güzel bir emsal karardan da biz yanıtlamaya çalışanları mahrum etmezdim

Saygılarımla...